Ben bu hayatta defalarca düştüm…
Öyle düşmelerdi ki, kimi zaman kalkmaya gücüm kalmadı sandım.
Ama içimde bir yerde, küllerin içinden bile nefes almaya çalışan
küçük bir kıvılcım vardı hep.
Anka kuşu olmak zorunda bırakıldım belki,
ama yıkılmadım yıkılmaya izin vermedim.
Kimse yoktu yanımda…
Sadece iki canım, iki yarım nefesim.
Geceleri başımı yastığa koyduğumda içimdeki fırtınayı
onlardan bile gizledim çoğu zaman.
Yüreğimi Rabbime bıraktım;
çünkü insanlara ağır gelen yükleri
O’na emanet ettiğimde biraz hafifliyordum.
Belki tektim…
Belki güçsüzdüm, işsizdim, tükenmiş görünüyordum dışarıdan.
Ama içimde öyle bir savaş vardı ki,
kimse görmedi, kimse bilmedi, kimse duymadı.
Ben acılarıma kaç kez kefen biçtim,
duygularımı kaç kez darağacına astım,
yalnızlığımla kaç kez hesaplaştım
ben bile saymadım.
Ama her defasında…
Küllerimin arasından bir ses yükseldi:
“Kalk.”
Ve ben kalktım.
Her seferinde biraz daha eksilerek,
biraz daha büyüyerek,
biraz daha güçlenerek.
Sevgiyi aradım…
Üşüyen yanlarımı hayallerimle sardım;
umutlarımı yorgan niyetine örttüm üzerime.
Hüzün çöktüğünde gökyüzü vardı yanımda
ay da yıldızlar da sessizce beni dinledi.
Yaradan’a ağlayarak yol aradım,
hiç kimseye söyleyemediğim ağırlıkları
O’nun huzurunda bıraktım.
Ve yalnızlığımı idam etmek istediğim her an…
O iki küçük yürek tuttu elimden.
Onların gözlerindeki ışık,
beni yeniden hayata çağıran bir mucizeydi.
Ben düştüm, onlar kaldırdı.
Ben sustum, onlar duydular.
Ben kırıldım, onlar sarıp sarmaladı.
Ben bu hayata defalarca yenildim belki,
ama her seferinde küllerimden
yeniden doğmayı öğrendim.
Şimdi biliyorum ki
Her doğuş bir öncekinden daha güçlü,
daha cesur, ve daha ben.
Şuan ki kadındı.
Dimdik ayakta küllerinden yeniden doğuşunu kutlayan Bendim Ben
Kayıt Tarihi : 22.11.2025 11:06:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!