küçük bir çocuk büyüdü,
kaybettiği yarınlarda .
yokluğunda büründü
elinden kaçırdığı zamanla...
dinledi sessizliğini,
düşündü içindeki dünyayı,
bıraktığı hissizliğini
belkide hiç görmediği rüyayı.
hangi susukuluğun gıyabı?
bir hayalin bu günü mü?
bir yanışın dünü mü?
o yanışın külü mü?
devranın dönmesi zorlaştığında,
gözlerim kapandığında
anladım kaybın aybı yok.
ben susuyorum ne olmuş ?
dünyanın sancısı çok
yavaş yavaş ilerliyorum...
yolu bulmaya, belki tekrar kaybetmeye
adımlarım ağırlaşıyor
sona yaklaştığımı hissediyorum.
ince bir patikadan geçiyorum,
sağım,solum ağaç olmuş
sonuna varamıyorum
gittikçe yol uzar olmuş
bağrı badem olanın,
kalemi yazar olmuş
semaya bakıp,yolu bulanın,
yönü ışık olmuş
anlatmaya çalışıpta susmak !
korkmak,kaçmak olmuş
sepyadan bakıyorum hayata...
matemim renk,mısram ahenk olsun
sen adım atsan !
ben koşardım da
yollar tuzak dolmuş
bir o kadar yakın, bir o kadar uzak olmuş.
MM
Kayıt Tarihi : 3.11.2023 22:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!