Canımın cananı ey insanoğlu
Girdiğin ummanı kurutma nolur
Kimi şaşkın olmuş kimisi deli
İnsanı mum gibi eritme nolur
Yarın Hakkın huzurunda durunca
Gel ey softa kusurundan geçeyim
Muhabbet ceminde yerin nerede
Arı ol da ben zehrini içeyim
Hali hal etmeye halin nerede
Girdim bir bahçeye bülbül sesine
Ağıt benim figan benim zar benim
Hayran oldum şu insanın hasına
Neyleyim ki bir vefasız yâr benim
Girdim bir meydana bu nasıl meydan
İnsanlık adına yazanlar gelsin
Kendimden geçerim geçmem o yardan
O yâri aşk ile sezenler gelsin
Gönlüm ile bir kavgaya tutuştum
Ummadığım yerden vuruyor gönül
Ne bir çare buldum ne de yatıştım
Vurup dallarımı kırıyor gönül
Geldim de dünyaya açtım gözümü
Babam gibi yiğit birini gördüm
O güzel gönlüne sundum özümü
Annemde melekler nurunu gördüm
Bir odalı evdi mekanım yurdum
Zalım dünya nedir çektiğim çile
Dağ üstüne bir dağ daha yatırdım
Ne günah işledik geldik bu hale
Hüseyin’i gurbet elde yitirdim
Gel ey softa senle sohbet edelim
Kin nefret dokumak ibadet midir
Karışalım bir ummana gidelim
Ayrı ayrı akmak ibadet midir
Önce kendine vur attığın taşı
Yürüsünler yurdun dört bir yanından
Bir büyük meydana varsın işçiler
Çoğu bezmiş hem de tatlı canından
Bunun hesabını sorsun işçiler
Olmaz olsun bu kaçıncı çiledir
Beni mi buluyor kardeş acısı
Çektiğim yetmedi bunca senedir
Besbeter oluyor kardeş acısı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!