/…ya bir gün kül olup savrulursanız rüzgârın estiği yöne/
bir kadın izliyorum, çıkmış denize karşı yüksek kayaların üstüne
yüreğini söküp çıkarıyor kafesinden ve sancıyla açıyor kapaklarını
sonra sağ eline alıp tutuyor baş aşağı, yutkunarak içindeki acıyı.
küller savruluyor rüzgarla, rüzgar gibi gökyüzüne ve denizlere
ve bir de gözlerimin içine ve bütün hücrelerime.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
….ben bu adamı iyi tanıyorum, kendimden tanıyorum…
ben bu adamı, içime sinmiş kül kokusundan tanıyorum…
***
yabancısı olmadığından eminim, o büyük ruhun ardında kimbilir neler geçmekte, dünyamız,insanlık, vatan, kendi ruhaniyetinde...
Kalemin daim olsun Cevat Üstadım +
Kül kokulu adam sayın ÇEŞTEPEnin kendi yaşamından yola çıkıp genelleştirdiği gerçekler üzerine yazılmış bir şiir. Sonuç: Dağ nerde yandı bitti kül oldu.
Kaleminiz saygı duyulacak kadar çok özgün ve çok güçlü.
Kaleminize saygılarımla tebrik ediyorum.
.../yanarsa bir gecede yaşam boyu gördüğünüz tüm yollar...
Kutluyor, saygılar sunuyorum.Şükrü Topallar
Özenle yazılmış ve tarihsel bulguları hoş bir sedayla imgeleyen bir Cevat Çeştepe klasiği ....
adı başlıbaşına bir şiir
yaşanmışlaklarla vardığımız son nokta
tebrikten gayri ne diyebilirim ki
tebrik ederim
yürek kalem sesinizi kutlarım saygı sevgiler tam puan antolojimde güzel dizeleri okuttugunuz için teşekürler üstadım
İçime içlemiş kül kokusu .
Çok güzel şiiriniz.
Okuyabildiğim kitaplar,derdi 'Tanıtı-Yorum' köşesinde Muzaffer UYGUNER ve her ay Türk Dili Dergisi'ndeki o sayfaya merakla koşardım.
Daha çok da Anıl MERÇELLİ'nin şiirlerinin izini sürerdi.
O'nun aracılığıyla çokça yazarı/şairi tanıma olanağı bulmuştum.
Şimdi ne o dergi ne de Sayın UYGUNER'i okumak olası.
Sözü nereye getireceğim...
ÇEŞTEPE'nin de her hafta başında yeni şiiriyle gelmesini bekleyenlerdenim.
Merak benimkisi;bakalım bu kez neyi,nasıl yazacak?
Şiirdeydim.
Toplumsal yaşamımızın türlü görünürlüklerle sür/gitliği içinde ayrık kesitler vardı.
Ulus yaşamımıza bir dönemde dahil olmuş ve sonra sonsuzluğa göçmüş 'Aydınlanmacılar' daha çok ilgimi çekti bu şiirinde.
Onların yokluğunu duyumsatan buruk söylemler özellikle de.
Tanıdığımız/tanımaya zorlandığımız bu evrene dönük özel sezgileri,yaşamı kavramada ileri adım atabilen Sayın ÇEŞTEPE'den edinmek harikaydı.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
ben bu adamı iyi tanıyorum, kendimden tanıyorum…
ben bu adamı, içime sinmiş kül kokusundan tanıyorum…
Ne güzeldi.
ben bu kokuyu iyi tanıyorum, kendimden tanıyorum…
inandığım her şeyin üstünde aynı örtü, oradan tanıyorum…
Bildik tanıdıktı ki şiir kokusuydu.
Selamlar sevgiler...
/…düşündünüz mü yarın dünyanıza, ne renk açar gökyüzü/
artık Mevlana yok, Yunus yok ve Pir Sultan, de ki onlarda öldü
yeniden doğmuş gibi başlarım şimdi, oyuncaklarımla oynamaya
ama efsane kitabımdaki o zümrüt-ü anka, binyıldır kayıp olmasa.
şimdi ayna üstüne, yarının penceresinden dünkü gölgem düşüyor
ve gözlerim, beynim ve bütün hücrelerim tütmeye başlıyor.
….ben bu adamı iyi tanıyorum, kendimden tanıyorum…
ben bu adamı, içime sinmiş kül kokusundan tanıyorum…Muhteşem bir şiirdi.Tek kelimeyle harika başka ne diyebilirim ki siz çok uzun yaşayın.Ve hep yazın...
Bu şiir ile ilgili 110 tane yorum bulunmakta