/…ya bir gün kül olup savrulursanız rüzgârın estiği yöne/
bir kadın izliyorum, çıkmış denize karşı yüksek kayaların üstüne
yüreğini söküp çıkarıyor kafesinden ve sancıyla açıyor kapaklarını
sonra sağ eline alıp tutuyor baş aşağı, yutkunarak içindeki acıyı.
küller savruluyor rüzgarla, rüzgar gibi gökyüzüne ve denizlere
ve bir de gözlerimin içine ve bütün hücrelerime.
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem