Kendini inkar etmiş bir Tevrat gibi
Tutarsız mahallelerin yetim sokak çocukları
Tutuşur ve düşer yeniden
İsa eskitirken çarmıhlarını
Mezapotamya'da üvey kaldık
Mısır'da kin sakladı tabletler
Mardin'de eski havuzlar
Kadıköy'de redifler
İstasyonları ateşe verilmiş banliyö trenleri
İskelesiz kalmış gemiler
Ve duvarlar ve demirler
Sarmaşığa sarılmış bir ağaç
Adları ay çiçeği yüzü nar çiçeği gibiler
Hepsi gitti birer birer
/Yüzümü yıkamaya utanıyorum
Seni seviyorum demeye utanıyorum
Doğulu bir türküde cayır cayır yanıyorum/
Gelirsin
Her şey bir gün gelir
Zulüm gibi ölüm gibi
Bazen intikam gibi yaşanır sevdalar
Doğan gün gibi
Bugün gibi
Ötesi boran ötesi fırtına
Ötesi mahpus hücrelerinde tipi
Mecburiyetlerin alışkanlık haline çevrildiği
Bir aşk nasıl yaşanılır ki
Sevdaları saklıyoruz yağmalanmasın diye
Adlarımızı saklıyoruz
Ardından ağlanmasın diye
Çocuklarımızı saklıyoruz
Ağıtlar yakılmasın diye
O zaman bu tulum bu kemençe bu bağlama
Bu zurnalar bu davullar ne diye
/Elinde bir testi su
Çoktan gelmiş uykusu
Tam çömelip içerken
Orda kurulmuş pusu/
Sevda böyledir işte
Gün ışığı gibi gelir
Mezar ile bir olur
Ama sevdayı savunan
Kefen ile doğrulur
/Kül kendine dönmemiştir gecedir
Biz geceyi yazıyoruz nicedir/
Kayıt Tarihi : 13.6.2014 13:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Saygımla...
Biz geceyi yazıyoruz nicedir/
harika
tebrikler
Tebrikler
TÜM YORUMLAR (42)