Konya’dan başladı kutlu bir ferman,
Yavuz Sultan emri, kalpteki iman.
Bulgar ellerine giti göç kervan,
Dini bilgi derman, tohum ekildi.
Filibe’de yeşerdi, yayıldı nur,
Oğuz soyu bilir, hep hakkı sorur.
Rumeli’de geçti koca bir zaman,
Dilinde dualar, kalbinde derman.
Lakin doksan üçte(93 harbi) koptu bir tufan,
Vatan toprağına geri çekildi.
O demler dedemiz on dört, on beş yaş,
Göç yolu uzundur, sabırdır yoldaş.
Balıkesir Edremit, o yeni yurt,
Zeytinli, Akçay’a demir attı kurt.
Dağlar şahit oldu, bitmez bu cüret,
Yerleşti aile, kök saldı yeni.
Eski diyar Pomak, dilde dört hece,
"Kumpir, plaketa, nema, sedni" gece.
Büyük dede Abdi Bekirov adı,
Emanet bilirdi her karış yarı.
Cepheye koştu, Çanakkale yadı,
Şehitlik mertebesi onu buldu.
Can verdi Hilal’e, bayrağın alı,
O destan ki, miras kalan şanlı halı.
Sonra zaman akar, kuşaklar yürür,
Baba yurdun sesi, kalpte büyür.
Kızılkeçili’den bir gelin gelir,
Anne taraf, denizle içli dışlı.
Midilli Adası’ndan bir nefes can,
Ege’nin tuzuyla yoğrulur bu an.
Deniz kokar ana, toprak kokar baba,
İki miras birleşti, açıl daba.
Ben o ilk oğlanım, ne Pomak kaba,
Adalı ve Pomak öz oğlu çıktı.
Bir yanım Balkanlar, bir yanım Ege,
Gönlümde köprü var, ne sağ ne bege.
Sırtımda çile var, ruhumda avşar,
Ne dertten kaçarım, ne boynum şaşar.
Oğuzun töresi, içimde yaşar,
Göçten göçe uzan, sarsılmaz yapı.
Her ne yana varsam, orası benim,
Sınırlar gönülde, kaderim emin.
Kadir-i Mutlak’tan gelen bir yazı,
İyilik savaşmak, dinler niyazı.
Yaradan korur bizi, kalmaz sızısı,
Büyük ışığa yön, yürüyen insan.
Yolum aydınlan, beyaz kartalım var,
O nur ki İda’da, Zeus, Enlil yar.
Gönül bir köprüdür, iki yaka bir,
Şiirler dostumdur, sözlerimdir sır.
Hasan Belek ismi, sevgi, haktır, er,
Heceyle serbestle ruhum çağlanır.
Akçay'ın rüzgarı eser derinden,
Dostluk köprümüzdür, en içeriden.
Kumpir, plaketa, nema derken dil,
Zeytinli, Midilli’ye uzanır tel.
Atatürk’ün yolu, en sağlam temel,
Okuduğu okul, ilimle yürür.
Cahile boyun eğmez, sağlam duruş,
Baştaki başsızdan alır hep vuruş.
Neşe de fasıllı, dert de bir veli,
Maskarayı alaya alır deli.
Velilik yolunda kalbim çok dolu,
Kul Hasan mahlası tescilli bil ki.
Kulluk şartı tamam, sırt Yaradan’a,
Kaderinden torpilli, dert mi sana?
Kırçıllı saçlar, otuzunda gelen,
Adalet bozulur, kaygıyla ölen.
Garipliği alan, Kaf Dağı delen,
Hayali tecilli, umudu yeşil.
Hoşgörü yeniler, ruhu iniler,
Çağcıllı düşünce, her dem yineler.
Şehit dedemden, Adalı annemden,
Konya ocağından, Ege’nin nemden.
Gönlümde kurulmuş bir köprü hemdem,
İki yakayı birden tutan miras.
İşte benim yolum, kut ve mut dolu,
Kul Hasan name Pomak ve Adalı...
Hasan Belek
12 11 Kasım-25 Akçay
Kayıt Tarihi : 13.11.2025 13:10:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




TÜM YORUMLAR (1)