Dedem;
'-orucunu dutacan,
besmelesiz iş yapmacan
gul hakkı yemecen
a(ğ) layanın malı gülene hayır etmez
hamırı gözyaşıyla yo(ğ) rulan
ekme(ğ) nen garın doy(u) rulmaz
'-haksıza uymacan, yetimi soymacan
bak ne gözel demiş yüce Irappım
'-benim yanıma gul hakkıynan gelmen
öksüz, yetim malı yemen
gerisini bana bırakın.'
'-o kökleri gövyüzünde,
bir atlının yedi günde
anca gezebildiği
yaprakları olmayan
dallarından yemişler sarkan
tûba ağaçları,
ey sevap işleyen cennetlik gul
yemişlerimizden buyur
deye uzadan,
altından ırmakları
şarabın, cariyenin haddi hesabı yok”
Kabış Musa gayr-i ihtiyari
'-Allah Allah!
Rabbim Teala Allah' diye gürledi.
düşündüm, Dedemin açıklamalarına
çanak tutsam iyi olacak
'-Dede' dedim 'öte dünyada altın nolcak,
bu dünyada zina haram,
şarap günah değil mi? '
dedem birden kaşlarını çattı,
dik dik bakıp epey bekledi
dudak büktü, dişlerini sıktı
başını iki yana çevirdi
mahçup oldum yüzüm kızardı,
soluğunu bıraktı
“-töbe estağfirullah
git şurdan nalet kör şeytan
sabır ver ya Rabbim ya Resullah”
şirk mi koşmuştum acaba
'-münafıklık etme ülen' dedi.
“-böyle yazıyoru Kitap da
ben kitabın yalancısıyın
....
mamafi(h)
...
obalı güna(hı) yazanın boynuna”
Çok Şükür
Kayıt Tarihi : 29.1.2007 12:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!