Üreme organlarımızı adıyla anmak küfür müdür?
İnsanın ağız, burun, dil, göz mide, ciğer gibi organlarına yasak konmazken neden üreme organlarını adıyla çağırmak ayıp oluyor, yasak oluyor, hatta küfür sayılıyor? Yabancı dilde anmak suç olmuyor da neden kendi dilimizde konuşmak suç oluyor? İnsanın kendi dilini bu kadar horlaması yasaklaması neden? Kendi ana dilinden daha önemli bir sebep olmalı ki bu yasaklanabiliyor… Egemen güçlerin tek hedefi kar, kar için (para için) yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Onlar için itiraz etmeyen itaat eden toplum gerekli, onun için insanı en zayıf yerlerinden yakalayıp itaate zorluyorlar. Kendi dillerini bile bunun için yasaklayabiliyorlar… Haz duygularını kontrol ederek elde ettikleri güç ve bu nedenle ileri sürdükleri ahlak kuralları ile topluluklar üzerinde kurdukları otarite onlara çok büyük avantajlar sağlamakta… İnsan en azından insanın yaptığını yine insanın değiştirebileceğini bildiğinden, bu ahlak kuralları, tanrı tarafında geldiği ve kutsal kitaplarda bulunduğuna inandırılarak, güç kazandırılmakta dokunulmazlık sağlanmakta. Bu ahlak kurallarının kökü bilinmediği için kutsal kitaplarla donatılarak insanlar birbirinin canına kıyabilmekteler… Töre cinayetlerine sebep olmakta.
Yanılmıyorsam Freud, dil ile ilgili ‘’dil devletin derisidir! ’’ der. Derisiz insan yaşayabilir mi? Aynı şekilde dili olmayan devlet yaşayabilir mi? İnsanın ‘’olmazsa olmaz organları da böylece yaşamdan uzaklaştırılmış, baskı unsuru olarak karanlık köşelere saklanmıştır. Bu nedenle de insanlar cinselliğini özgür olarak yaşayamaz. Tabu haline gelmiş. İnsanlar cinsel açlıkla terbiye edilmiştir.
Canlıların hayatta kalabilmek için üç yolu vardır; Beslenmek, korunmak ve neslini sürdürmek (üremek) . Bu ana damarları kontrol altına alarak sömürü sistemini denetim altında tutmak insanlar üstündeki baskının kilit noktaları olmuştur. Açlık korkusu, ölüm korkusu ve haz duygularını yaşayamama korkusu… Bunlar sıkı denetim altında tutulmuştur.
Kölelik döneminde kadınları köle sahipleri istediği gibi alıp satabiliyor, isterse önce kendisi ilişki kurup sonra kölelerinden kendi istediği biriyle evlendirebiliyordu… Bunlar topraktaki üretimin artırılması için onların isteğne göre ayarlanıyordu.
Yine bir dönem kadınlar çocuklarını memeden ayrılınca devlete veriyor, çocuklar devletin oluyordu. Onlar, anne sevgisi değil, ulus ve devlet duygusuyla yetiştiriliyorlardı.
Ama sonuçta kontrol eden hep egemen güçler oldu. Kendi vücüdumuzu başkaları yönlendirdi, yönlendiriyor… Bu ne zamana kadar böyle devam edecek?
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta