Ey! Nebiler Şehri, Kudüs; kutsalımız.
Gerekse uğruna, dökülsün kanımız.
Her bir zerrene fedâ olsun başımız.
Yeter ki zâil olmasın hak dâvâmız.
Üstü başı yırtık, her yanı kir ve kan;
Yetimlerin hâli garib ve perişan.
Şehit babasının koynunda uzanan,
Yetimlerin çığlıkları feryât figan.
Câni şer ordusu mazlumlara pusmuş.
Sözde kendileri seçilmiş ulusmuş.
Acımamış hiç kimseye, nefret kusmuş.
Buna rağmen diyâr-ı İslâm hep susmuş.
Savaş değil artık bu, resmen soykırım.
Ölenlerin hayatı hep kalır yarım.
Mü'minler ki düşünür, cennetse kârım,
Allah için yalnız olsam da, ben varım.
Çeşm-i Mazlum, misâlidir kan çanağı.
Sözün cennettir, şühedânın konağı.
Küffâr incitti, nâdide tapınağı.
Ey genç, sen ki İslâm'ın son sığınağı.
Unutma ve layık ol, kurtuluş sensin;
İslam'a adanmış yekpâre kefensin,
Yeşil sancağı o mescide dikensin,
Kudüs'ün, Âlem-i İslâm'ın gencisin.
Kayıt Tarihi : 18.3.2024 15:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İlk dörtlüğüne İsrail'in Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesini bombalaması sonucu içinde pek çok çocuğun da bulunduğu 500 kişinin öldüğü gecenin sabahı başlamıştım. Daha sonra yarışma için tamamlayıp derece alamamıştım. Şimdi de yayınlıyorum... 18-19.10.2023 31-01.01-02.2024 12'li hece ölçüsü.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!