Saat kaçtı kimbilir?
//
Karanlıkta bir yılan kızıl toprağı kemirir...
Vakit geç,mevsim ayrılık mevsimidir
Derken onu kemiren
Her zerresini delen sevdiğiyle
Sarmaşdolaş toprağı
Bir yıldız yeli delirtir
//
Savurur afaki...
//
Gam kızılı toprak
Kara atına bindirilmiş
Çehre züğürdü bir gurbete
Gelin gitmektedir...
//
Ve ağyar güneyin ellerindedir
Aynı anda arştan
Bir yıldız kaymak üzeredir
//
Ve indiğinde arza
Bir Yahudi pazarlığıyla
Satar adsız parmağını
Kızılına kara giydirilmiş toprağa...
//
Malum gurbet evi kara duvarlarla çevrilidir
//
Bir zeval vakti ağlar sema
Kimliği yitik toprağı tazıya çevirir
//
Derken ışıklar söner
Tül üzerine perde iner
Ve sıra,
Karasına esaret bulaşmış gecenindir
//
Üşür kızıl toprak
Yakası açılmamış bir gelin gibi
Adsız parmağına sinesini sevdirir
//
Bir sesle irkilir
O da nedir?
//
Güneydeki en parlak yıldızlardan
Süheyl'in gözyaşları
Adsız parmağını ziyaret etmektedir
//
Yani bu defa üzerine yağan
Yağmur değildir
//
Bu üzerine kayan yıldızın yari
Süheyl'in gönül nemidir
//
Ve artık yalnız değildir...
Kayıt Tarihi : 1.6.2006 10:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!