kanayan sarmaşıkların uzanımında
ihaneti tütsüleyen zaman
demirden gökyüzü, kurşundan yağmur
sanrılı ürpertilerin haykırışı uzayan yollar
gitmek ya da kalmak
olduğun yerde tutsak
su yeşili rüyaların gamzesinde içime çöken mor ukde
ve duvarların kızıl suskunluğu
zulamda ki ağır yanılgılar...
gözlerimde sektirdiğin buzdan direkler
boşluğa dikilen yıkılası kaleler
ölümle sevişen tenimdeki yangınlar
vurgun-u derin duyguların gün batımında çoğul sessizlik
ah! kül savruluşlara alışkın yüreğim
direnme! ...
gül suyuyla yıkadığın ellerin seni itmesine
buğulanan camların kırılmasına...
öylece bekle ömürsüz kayalar, dipsiz kanyonlar
zamanla fosilleşen canlılar gibi
bekle...
gün dönümünü...
ay dolanırken bedenine, sönecek yıldızlar gözlerinde
kanatlanırken badem kirpiklerinde gökyüzü
sonsuzluk vuracak dişil acını...
uçurum çığlığında...
(30/08/2012)
sessizliğindayanılmazacısı
Kayıt Tarihi : 12.11.2012 09:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!