Kemal Polat - Korku ve suskunluk kurtulu ...

Kemal Polat
180

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Bütün mesele suskunluğa mahkum olmamaktır. “Beni alır götürür hapse atarlar, ailem, çoluk çocuğum ne yaparlar? .... Bu milletin enayisi ben miyim! .... Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diye düşünen ve kendine haklılık payı ayıranlar oldukça, bunların sayısı her gün biraz daha çoğaldıkça bu ülkenin başı en büyük belaya girmiş demektir.

Bir ülkede kaos yaratıp ülkeyi parçalamaya çalışanlar, önce bu korku fobisini yaratıp yayarlar toplum bireylerine. Çaldıkları mayanın tuttuğunu gören kaos ve kargaşa yaratıcıları saldıkları korku ve yarattıkları endişelerin sonucunu böylesine kötü etkilenmiş bireylerle aldıkça, her gün baskı ve kaosun dozunu biraz daha artırırlar. İŞTE BU GÜN ÜLKEMİZDE YAŞANAN TÜM OLUMSUZLUKLARIN NEDENİ “KORKU BELASINDAN” YAŞANMAKTADIR.
Korku, her canlı için ve birçok durumlarda söz konusudur ama; onunla yaşamak, sürekli korkunun etkisinde kalmak bir kader değildir. İşte TÜRK insanının yenmesi gereken en önemli olgularından birisidir korku. Bu korkularımız yüzünden ülkemize, insanımıza, tüm değerlerimize yapılan saldırı ve kötülükleri, haksızlıkları görmezden gelemeyiz. Bu durum korku salanları, suç işleyenleri cezasız bırakıyor, haksızlık yapanların yaptıkları yanlarına kar kalıyor, adeta imtiyazlı insanlar oluyorlar ve de suç işleme özgürlüğünü doğal bir hakmışçasına sahipleniyor, kendilerince hak edilmiş kural sayıyorlar.

Sayısız toplumsal kurumlarımız ya yok edildi, ya da işlevsiz bırakıldılar. İşlevsiz bırakılanların başında Eğitim kurumlarımız gelmektedir. Oysa en can alıcı, olmazsa olmazımızdır bu kurumlar. Cesur, bilgili,düşünebilen, kısacasın çağdaş ve yurtsever insanlarımız dün olduğu gibi, bu gün de bu kurumlarımızdan yetişeceklerdi.
Bütün bu olumsuzluklar, yozlaştırma ve önemsiz, etkisiz kılmalar gözlerimizin önünde, bağıra – çağıra yapılıyor. Ses çıkaran bir avuç idealist insanlarımızın gözlerine biber gazı sıkıldı, yerlerde sürüklendiler, hapislere atıldılar da hiç kimsenin gıkı çıkmadı.

Tamamını Oku