Sen eski Eridu nın şehir'i
başka diyarda ararım / Enlil
sen Akad'ın kralı ol
ben masalların şehir'i / Babil
sen eski şehir'in ışkıyası / Dilok
sevdiğimin umudu / Amed
hiç unutamadığım toprağım / Mereş
sana sevdam derin
yoksa kalem mi yazar
bu gördüğün kırık dökük / hüzün
Nemrut'un yükseğine çıksam
kaldır beni oradan bir nefes
sonra bir göz Dicle - Fırat
Kobra yılanı gibi
birde Mezobotamya olsun
O toprağı bir kerede olsa.
seyredeyim doya doya
güneşin doğuşu-batışı gibi
orada seni görsem
dört nala gitti / Düldül
Zagros a kalktı yol uzun
düşleyeceksin sabahı
Şirin Ferhat 'ın düşü
Dicle Fırat'ın sularına
kapılıp gideceksin
var olma sevdasına
toprak dedikçe vatan
gülümsemek arşa reber
tarihin yıldızlı mavzeri
sarmış tüm evreni
korku çocuklarla büyümüş
bu toprağın Cevheri / Agit
dört parçadan aldım
ben bu yarayı / ülkem
merhem mi olacak
sularına gömüldüğüm toprağım
15.02.10-Karataş
Mustafa GözetlikKayıt Tarihi : 15.2.2010 00:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!