tut ki, seni hiç sevmedim
tut ki, hevesim kursağımı kanatarak geçti
eridi ağzımda, geçmişin buzu
sen değildin, yaramaz bir çocuk gibi dişlediğim
ay çöreğim, papatya suyum; yağmurunda yuduğum
aklımı tutuşun besmeledir, inkârla süslerim yokluğun
yine kalabalığım; günlerden perşembe
yanıbaşımdasın sanki; saçımın kış yanığındasın
yaşamak güç yine; sundurmalara çekildi ellerimizle
yaşamak diyorum
öğüt diye, bizden sonrakilere
karışıp heyulasına, dargın suların
od yanığı gibi sürünmek, ölü bedenlere
yağmur otları kaldırmış, pençe pençe; güle ne çâre?
kuruldu kin sofrası, omuz düşürenlere
aç ağızlarımızla çiğnedik, kaç parça yasak?
paramız olsa, etrâfımız; silme pasak
parasızın öpüşmek bile bize; en kirli yasak
geleceğim türküsüyle kandırma beni
taş soğuktur, sen aldırma yerde yatanlara
gül çizer sanatseviciler, inanma kan boyalarına
yalanlar tepişir konçertolarında
aklım sürçüyor bazen
seni çağırıyorum, başkası geliyor aklıma
hasta bir çocuğun suyu sayıklaması gibi
canımın seni istemesi
hem, en büyük yoklukların adresi
hem, kör boğazın kıtlık pidesi
26 Mart 2016 Cumartesi / İstanbul
Halil IşıkKayıt Tarihi : 27.3.2016 23:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Halil Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/03/27/kor-bogazin-kitlik-pidesi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!