Kopyası olmayan düşler Şiiri - İlyas Kaplan

İlyas Kaplan
1261

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Kopyası olmayan düşler

kulağımı çocuk seslerine vererek
toz toprak koparılan gürültüler dinlerim
ne hislenen körpe gönlün bir ıstırabı kalır
nede sokaktaki evlerin kirlenen camları
bardak bardak boşalır bir su, söner alevler
bir de ihtiyar ruhumun karamsar duyguları

gurbetin rutubetli yollarına düştük düşeli
hep isyan doldu , içleri boşalan mey renkli kadehlerin
duygularımı mesafelere serptim boylu boyunca
sevdalarımı hapsedip zindan zindan

özgürlüğümü satın aldılar ilkin
özlemlerimin başlarını koparıp gerdiler çarmıha
çıkmaz sokaklara döndü içim
bir demlik çayda, dem geldi geçti
öylece bir köşeye ilişip kaldım senelerce

hiç kopyası olmayan düşlerde eskidi
gecelerin günahına suç ortağı oldu yalnızlığım
ayak izlerimden matemli hayatlar topladı rüzgar
caddelerin küskün ağaçlarına adımı yazdı ayaz
sancılarımın köhnemiş çağrılarını dindirebilmek için
hüzün oldu su ve ateş oldu alev alev
gönlümde ki gülistanın ırmağı ve gelinciği

hani ateşe değince bir damla su,
bakılır ya niceliğine ırmak mıdır, yoksa yağmur mu
çünkü bu gök kubbenin altında değişmez hiçbir şey
bir şarkı tuttururum hasreti içime çekerek
kum tanelerince ayrı maceralara savrulurum
her nefesimde başka dünyalar bulur leylam
dudaklarında ki can mı çığlıktır, çığlık mı ben

ağzım ,dilim ,gönlüm bağlanır kimi zaman
hüzünleri bir kenara itip sadece aşk isterim
suçsuzmuş gibi ümitvar yarınlar mırıldanır nefesim
sonra hayatın daha da zorlusunu yaşarım
yaran meclisinde, bütün belaları da içinde barındıran
en karanlık korkuları giyinir ruhum

binlerce acılar istiflenir yüreğim raf raf
her biri mühürlü zapturapt altına alınmış
pasif direnmeler son bulunca
azrail elma dediğinde, çıkıp gitme vakti gelir
hiç geriye bakmanın bir anlamı da yok artık
bir kör kuyuya sarkıtılır o doyumsuz heyecanlar

galudan söz açıp belayı ölçerim hep
her mevsim değişikliği en bakir düşleri yok etmekte
sanki bütün düşünceler zarafetini kaybetmiş
ruhlarıyla beraber ,kimileri çehresini, kimleri karakterini
insan yaşlandığının farkına varamıyor be dostlar
iliklerine kadar hissediyor olağanüstü bir hızla yok olmayı

yarınlarda bir kervan yola çıkacak
ateşle işlenen gergeflerin çırpındığı delicesine zamanlardan
perdesi yırtılan gecelerin yalnızlığından

birileri ağlıyor olacak tükenmez özlemlerle
nasıl bir bebek süt için ağlıyorsa öyle
sabah kuşları nasıl pervazlara konup bekliyorsa
acılarla yazılı kader defterinin saati bir başka saat ,
kutsal bir takvim gibi duvarımda asılı

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 27.1.2018 11:22:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Kaplan