Konuşan yalnızlık Şiiri - Okan Kurdoğlu

Okan Kurdoğlu
karanlığı kazıdım tırnak ile diş ile..
92

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Konuşan yalnızlık

gecenin biri
sokaklar namusuna dokunulmuş genç kız gibi
sessiz
beynimde zehir zemberek anafor yorgunluğu
ay kendini bölmüş
gangster avazında kurulmuş saatler
başıboş temmuz, umarsız kalabalık
korku çığlığına zincirli
sevişmeye hazır sevgililer
pembe düşlerinde yetim çocuklar
dört kez mavi gözlü bakmakta
yıldızlar uzak hüznü okşuyor
fareler gece devriyesinde
kendini arıyor adam
imzasız bir şiirin elinden tutmuş
kulağında çıplak sesli ulumalar
kendini kafiyelerin gölgesinde unutmuş
vah?
vah?
vah?
bürütüsün oyununda oyuncular
bilmem kaç renkli ağlamaklı kaldırımlar
konuşur yalnızlık
vakur haziranın adıyla
sokuluyor koynumuz alçak zaman
kınından çıkan bıçak gibi öfkeli
zamanı kanla emziren haramiler
çürümüş yüzler parlatıyor sessizliği
dilenciler çoğalıyor
zil zurna sarhoş çalıyor kemancı
söylüyor şarkısını konuşan yalnızlık
suskunum
dokuz doğurur
göğsümde cam kırıkları
dört yanım karakol
dört yanım kahpe felek
birileri demokrasinin sesine musallat
ürkek geliyor geceler güne
kimin elini tutsam hergele
içimde şalterler iniyor
şehir mezarlık
palyaço çoğalmış açlık kahkaha
insanların yüzü Suriye, cenaze körlüğü
geceler kürk mantolu piç öpücüğü
aynı nakarata sarılmış
vah?
vah?
Vah?
bir yanı üryan
yine de
bezirgana palazlıyor dalkavukluğunu
çenesi düşmüş sarhoşlar, fahişe zevzekliği
gölgesi ölmüş adamım
her renkte konuşur yalnızlığım
ah kadınım bahar bakışlım
yavrucuğum hayata oyun nakışlım
kim tutar cehennem çöplüğünde beni
sız olmasanız şiirin kafiyesinde
her gün sövüp dururdum……

Okan Kurdoğlu
Kayıt Tarihi : 10.12.2013 19:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Okan Kurdoğlu