Doğrudur.,
Sizin konuştuğunuz kadar ben sustum!
Sille yiyenler dizildi görmelerime, hayattan
Zorla yedirdiniz zıkkımı ama midem almadı, ben kustum
Efendileri gördükçe indim, eşekten arabadan attan
Elleri cebinde yalnızlığım, kıyameti beklerken
Çenesini dağıtmak için, avuçlarımda
Paslanıp çürüdü muştum..,
Hikayelere konu oldu
Açılan kucaklara çuvallamalarım
Dikenli teller, çitler arasında kuralları değişen yarış
Hak etmek için çabaladım, emek verdim, terledim karış karış
Ve her hak ettiğimde, musibet tacı gibi başıma kondu barış
İhbar sayıldı intizarlar, Yaratana inleyiş, yalvarış
Dost mu, arkadaş mı, aşk mı inanmıyorum!
Çok baktım, gözlerimde yaşlarla etrafa
Sahnede bir tek ben varım..,
Dönüşü olmayan yollara uğurlanmalar
Namus belasına rıza, ederinden aşağı kanmalar
İmkansızın vukuuna öfke, fesih nameler, geri almalar
Onura, şerefe, izzete, itibara pervasızca dalmalar
Ve olmasaydı, işkence çukurları gibi şu küfür
Ellerin bağlıysa, ancak üç kulhu bir elham
Oku., Oku, dört bir yanına üfür..,
Doğrudur., Kıyameti beklerken.,
Zorda olsa zar ederek Allah! a kul ve esirim
Kaç defa mahşeri kurdum sözünde, İlahi Rabbiyesirin
“Allahu Ekber! ” lafzına irkilen benim en erken!
Umut işte; İçinde yüzerken günahın, kirin
Kabuk bağlayan yaraların altında irin
İçim acıyor, elini kırabilsem ya diye
Zulmü reva gören nesrin ve.,
Malayani şiirin..,
...
25.01.2008
Mehmet Sani ÖzelKayıt Tarihi : 25.1.2008 11:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Umut işte; İçinde yüzerken günahın, kirin Kabuk bağlayan yaraların altında irin İçim acıyor, elini kırabilsem ya diye Zulmü reva gören nesrin ve., Malayani şiirin.., ...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!