Kışa giriş belgeleri Şiiri - Hanzade Servi

Henüz deniz suyu sıcakken
Bir sürü soğuk hava planı yapmış olmamız,
Sen arkanı dönüp gittin diye
Benim kışa giremeyeceğimi göstermez

Zira geçen gün kışa girdim ben
Sen gelsen de, gelmesen de...
Ellerim,
Tam yazın sana anlattığım gibi soğudu
Aniden boynunu tutup
Seni yerinden sıçratacak kadar...
Ortada tutacak bir boyun yok diye,
Sıcak kalmalarını beklemiyordun, değil mi?

En sevdiğimiz dizi, yeni sezonu açmak üzere
Evde çorapsız oturamıyorum
Kazaklara sinince harika kokan
Parfümümü masaya koydum
Bütün bir kışın her ayrıntısını
Planlamış olamayız, değil mi?

Dizimizin başlayacağı gün,
Takvimimde senin dairenle işaretli
Bana yumuşacık bir çift çorap almışsın
Ve kışlık parfümüm,
En az beş kış yetecek sayıda...

Planlamışız cidden

Ayrılırsak zaman durur sanmıştım
Tekrar biraraya gelene kadar yaz sürer;
El ele tutuştuğumuz an
İlk kar tanesi düşer...
Ben kışa sensiz girdim
Sen bensiz girdin mi?

Sanki başka şehirde
Aynı üniversiteyi kazanmış
İki on yedi yıllık dosttuk
Kayıt yaptırmaya, ev tutmaya,
Kitapları almaya,
Okulu ilk kez görmeye
Beraber gidecektik
Ve o lanet olası
Şehirlerarası otobüs yolculuğunda,
Kafamı koyacağım tanıdık bir omuz olacaktı

Sonra her bulutu, her kaldırım taşı,
Her kedisi yabancı bir şehri,
Beraberce 'bizim' yapacaktık
Bütün yaz herşeyi planladıktan sonra,
Kayıtlara bir gün kala,
Tam otobüs bileti almaya gidecekken,
'Ben okumaktan vazgeçtim'
Demişsin gibi oldu
Hatta bununla da kalmayıp
'Evleneceğim' diye eklemişsin...

Planlar olmadan
Başka bir şehre gitmek daha kolaydır
Ama her saniyeyi biriyle planlamışsan,
Dokuz aylık,
Eli aniden bırakılmış bir çocuktan farkın kalmaz
Üstelik illa ki,
O an altında bez
Ya da düştüğün yerde yastık yoktur
Popon ve kalbin
Kötü acır

Rüzgar sertleşti
Bütün yaz açık duran pencereyi kapattım
Yarı sıcak yarı soğuk odada,
Lüzumsuz bir muallak içinde kalınca,
Yine açtım
İçeri kış kokusu girdi
Sen çıkmadın

Buz gibi bir hava kirliliği aslında
Taptığım kış kokusunun analizi
Atkılarıma ve ruhuma sinen,
Beni küresel ısınmaya düşman eden...

Ama erkenden kararan havanın içinde,
Yerdeki çamur birikintilerine
-sanki gökteki çamur birikintileri diye bir şey varmış gibi-
Bazen basmaya, bazen basmamaya dikkat ederek;
Sarıldığım atkı, kafamda bereyle,
Evlerin ışıkları
Şarkıdaki gibi bir bir yanarken,
Boş sokakta çöp karıştıran
Kedi çetesine selam ettikten sonra,
Eve dönmeyi seviyorum

Aynı,
Hava dokuzda hala kararmamışken,
Şortla, terlikle
Bağırış çağırış oynayan çocukların içinde,
Hayatın geç saatlere kadar
Dışarıda kaldığı
Yaz akşamlarından
Nefret ettiğim oranda...
İşte bu yüzden kış planları yapmıştık seninle
Yazın tanışmış
İki kış çocuğu olduğumuz için

Buz gibi ve kararmış havada,
Sokakta sadece malum kedi çetesi
Etrafı denetlerken,
Çiseleyen yağmura
Asla itirazı olmayan;
Herkesin soğuk yüzünden
İçeri kaçtığı kafelerin
Dışarıdaki masalarını mesken tutan
Nadir insanlardık
Donmak pahasına
Vapur güvertesinin tüm kışlık sezon biletine sahip;
On dakikada her martıyı farklı seslerinden
Neredeyse ayırt edebilecek hale gelen
Hafif tatlı üşütüklerden...
-ki onlar birbirlerini hemen tanır
Buz gibi rüzgarda vapur güvertesindeki
İki yalnız,
Yılların dostluğundan daha yakındır
Vapur iskeleye gelene kadar
İçerdekiler hava atıyoruz sanır
Oysa bizim tek derdimiz,
'İçerideki' olamamaktır-

Denizi mayo eşliğinde değil,
Fırtınalı seven;
Yüzmektense,
Montuna sıkı sıkı sarılarak
Taş kaydırmayı tercih eden...

Kış kokan atkılarım, berelerim...
Erken kararan havada
Telaşsız adımlarım,
Kızarmış bir burun,
Buz gibi eller;
Battaniyenin altında, odanın ışıkları kapalıyken
İzlenecek bir dizi,
İçerisi dolup taşmış,
Sigara dumanlı, bol kahkahalı kafelerin
Dışarıdaki tek masası,
Yağacak ilk kar tanesinin ıslaklığı,
Kedi çetesine verilecek
Sıcak yemek haraçları,
Sert yağmurlar için
Şemsiyesizlik anlaşmaları...

Bütün kışa giriş belgelerim hazır
Üşüdüğüme göre,
Kabul edildim
Sen neredesin,
Hangi mevsimdesin bilmiyorum
Ben ellerimi senin sıcaklığında değil,
Hiç tanışmadığın
Sarı eldivenlerimle ısıtıyorum