kış günleri uğrak verdiğinde teninize
ey hayvan olmayanlar
sizden söz ediyorum
yaprak olmayanlar
ve sizden tabii ki
amip olmayanlar
bir de sizden
taş olmayanlar
ne diyorduk
evet siz ey insanlar
kış günleri uğrak verdiğinde teninize,
başkalaşmamış bir manik depresyona doğru
saldırın acilen
kırsal düşlerinize bir ara verin
ve şu aptal tabloid hayallerinize de
bir ikindi güneşinde
nasıl üşür kabukları kaplumbağanın
nasıl yer değiştirir bunca su
bunca gökyüzüyle
bir düşünün de
taşınalım bulduğunuz
üç oda bir salomanj meskene
evrakları kınından çıkarma zamanıdır
örtüleri açmak ve
karla kavrulmak zamanı
tipiden tipi kaymışlar
ey nebat olmayanlar
iğne yaprakları bulunmayanlar
size bir deyiş söyleyeceğim
bir kentin çokca mahzun localarından
sinemalara saklanmak vaktidir
kalıpsız düşlere dalmak vakti
bu soğuktan
size diyorum ey
gövdesi gökle okşananlar
biraz zaman tozuna hapşırın artık
biraz eylemleşin söylemleşmenin
hiç bir sevişmeye dair bir tıkırtısı olmaz zannımca
bir takım imgeler varsa da zihninizin yamaçlarında
boşverin
bir paraşütle gelir gittiğii yerden
şimdi
aklı evvele takılıp düşmek zamanı
çelmesinde yeryüzü tarazları var çünkü
bu ormanların
ey yağda çözülmeyenler
ey suda erimeyenler
ateşte yanan ama tükenmeyenler
size diyorum
bana biraz söz verin
usulca ölürken dinleyeceğinize dair
ebu talibi..
m.M..
Kayıt Tarihi : 13.3.2011 21:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!