Kırmızı Kaşkol ''üsküdar''
Kırmızı Kaşkol'
Üsküdar
Senin kırmızı bir kaşkolun vardı.
benim Beyazıt'tan aldığım sahte deri montum.
ve biz ne zaman Üsküdar'a gitsekmuhtaçtık birbirimize.
Uzunca bir deniz yolundan geçerdik Üsküdar'a.
İskeleye ilk adımı sen atardın ardındanannesinin elini bırakmayan çocuk misali ben.
Kopamazdım ki senden annem gibi sevmiyordun belki ama
annem kadar seviliyordun...
Vapur'da martıları izlerdik.Adeta gökyüzüyle sevişiyorlardı.
Herkes Simit atıyordu,biz kıskandırırcasına ''aşk'' atıyorduk.
Herkesden farklıydık.
''herkez''dik biz...
Bir vapur çığlığı kesiyordu sevişmelerimizi.
Biz ne zaman Üsküdar'a gitsek yağmur yağardı...
hep hazırlıksızdık her zaman ıslanmaya mahkûmduk.
Pollyanna sürtüğü bok yesin,yetmiyorduk işte birbirimize!
Islanırdık Üsküdar'da.Islanan ellerin içimi yakardı,serin bir ateş misaliydi avuçların.
Benim sahte deri montum vardı.
senin Kırmızı Kaşkol'un.
Siper ederdik birbirimize yapmacık aksesuarlarımızı.
kokunu koklayamazdım ki incecik boynundan.
ama,
Kırmızı Kaşkol ''sen'' kokardı.
yağmur bitmesin diye dua ederdim...
Kayıt Tarihi : 11.9.2010 22:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!