Islak akşamların yorgun soğuğunda,
aslında ben değildir titreyen.
Hani o kırmızı ışıkta karşıya;
geçen bedenimdir üşüyen...
Seni özledim,
sigaranı içerken öksürmeni,
tebessümünle dünyayı güldürmeni
ve her galatasaray'ın yenilişinde
benle dalga geçmeni.
Hatırlar mısın?
apartmana sığınırdık bazen,
bodrum'a inerdik.
Fısıltıyla konuşurdu dilimiz
ama kalbimiz değil miydi aşkımızı yakaran?
Ve gözlerimiz birleştiğinde
aşk değil miydi onları öyle ışıltan?
Sokaklara çıkmaz mıydık,
ellerimizle tutmaz mıydık umutları?
yahu
biz değil miydik;
sen on sekizinde değilsin diye
kahvelere giremeyen.
Ve sarılmaz mıydık birbirimize,
kış aylarının kar akşamlarında
bankta öylece titrerken.
Seni Özledim,
kırmızı ışıkta karşıya geçmemizi,
annemize yalan söylememizi
ve de iki şişe gazoz içip,
karnımızın şişmesini.
Yıldızları sayardık hani,
hani;
hep karıştırırdık ya sonunda.
Bilmem ki,
şimdi baktıkların
yıldız değil mi yoksa.
Onlar mı değişti,
sen mi değiştin sonuçta..
Seni özledim,
sigarama ateş tutmanı,
o an elimi tutmanı
ve nefes nefese kalmamızı çıkarken basamakları.
Özledim menekşem seni
o gözlerinle bakmanı.
Ve seninle
her kırmızı ışıkta elele karşıya geçmemizi,
annemize yalan söylememizi,
bir de her galatasaray'ın yenilişinde
benle dalga geçmeni..
(Ankara 2001)
Evren DalgıçKayıt Tarihi : 29.11.2004 22:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!