kırmızı gözler şeytana yakışır,
kovulan yüreklerin siyahlar giyip duracağı yer yanıdır,
elmayı ısırıp ısırmadığı kimin umurunda?
kutuda kalan son kibrit çöpüdür vicdan,
çakarsan,
yanarsın....
derisi soyulmuş bakışlar,
kaval kemiğinden melodiler çalarken,
kucağına bıraktığı,biraz önce sökülmüş kanlı kalbin titremesine aldırmaz...
tapmak güzel olabilir Allah ile bir tutmuyorsan,
sevgi,gösterilebilen çeşitleriyle rakamlarla savaşır her zaman...
çaresizlik dört bucaktan duman atar gözlerine,
çılgınlık derecesine varır duygularım teninde,
aşık olmadan kelimeler oturmaz hiç yan yana,
sevda bir yanda,hayat bir yanda,
sevgi hangi noktadan sonra yakışır bilinmez cümle başına....
kalbe sızan dehşet imgeleri şeytanın fısıltılarında gizlidir,
vurdumduymazlık yapılacak sihirli saatlerdir onlar,
alev atlı prens,
elinde üç uçlu mızrağıyla davet eder insanı SICAK sarayına...
görmediğim her deniz sana benzer sevgili,
her dağ üzerinde kar biriktirmez,
yolu iki yandan saran ağaçların arasında güneş göstermez kendisini....
yüreğimin perdesinde bıraktığın hayalet gemi yelken açtı,
gideceği yer belli olmasa da yol alacak,
hangi uzaklıkdan mektup gelse hasret kokar,bilirsin....
ölümüne sevmek nüktesinde yaşanır gider aşk,
su gibi istenir derecede düşünebilir misin beni?
aşığım ama seni sevmiyorum,
duygu görüşü son kibrit çöpünde yanan yüreğin,
sevda ateşinde şeytanın elini tutması şaşılacak en son şeydir...
Kayıt Tarihi : 13.3.2018 23:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)