Ufak, ufacık insanın kırmızı bültenli gözlerini görmenin
Üstüne parizyen, altına boğazlı giyen dumurenin cengine şaşıyorum
Şaşırış o kadar yoruyor, o kadar öpüyor ki tenimdeki teri
Bir hapşırık, bir göz nemlenmesi ardına greyfurtun acısını çekişler
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim