Etrafta dolaşıp duran kırmızı bir hayalet var; bazen sık sık renk değiştirse de bu onun kırmızılığından ödün verdiği anlamına gelmiyor.
Bazen açıkça ne istediğini gündüz ışıkları altında sunuyor ve bazen de karanlık gecelerini uyandırmayı tercih ediyor.
Yine de dünya kuruldu kurulalı o tahtına oturan bir kral olarak tanıtmadı hiç kendini bizlere.
O dolaşıp duran kırmızı bir hayalet olarak aramızda olmayı tercih etti.
Bazen yeişil bir elbisel giydi, bazen mavi ve bazen de sarı...
Renklerin önemi yoktu; ona göre hepsi aynı kapıda biriken bir bukalemundu...
Yeri gelince kendini gayet iyi saklayabiliyordu, yeri gelince de gece kâbus görmüş gibi yüzümüze karşı haykırmayı
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta