dudaklarımı kapattım metal kaskın içine
tırnaklarımla konuştum sonra
hayatı; girdabın içinde dönen yüzüğün dili ile ölçtüm
susuz vadilerden geçerek kurak
rüzgarla savrulan kum yığınlarından çadır kurarak
kırkıncı kez takıldım ayaklarına
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman