birazdan mayıs gelecek ardından haziran, öğrendiklerimi unutmuyorum
sonra yakıp kavuracağını da yaz sıcaklarının, onun için şimdi direniyorum
…… ama dinle bak, duyuyor musun
dışarıda çember çeviren çocukların, kahkahaları doluyor odanın içine
beraber dinleyelim ister misin, koyayım hemen şimdi başımı dizlerine
kitapta yazılı ağır elleri yaşamın, çizmeden alnıma kuraklık resimlerini
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Kırkikindileri beklerken
birazdan mayıs gelecek ardından haziran, öğrendiklerimi unutmuyorum
sonra yakıp kavuracağını da yaz sıcaklarının, onun için şimdi direniyorum
********
Bunu hepimiz biliyoruz ama ille bahar gelsin diye ille yürekler coşsun diye ille mayıs
mayısı çok severim hem doğduğum ay hemde bambaşkadır mayıs en sevdiğim ay şiirinde de
değindiğin gibi oysa haziran öyle mi toprak doğa demek yani baharın en bebe en sevimli
en sevgilerin içlerini doldurduğu mevsim . Mayıs .. sonrası sıcaklar
sonrası bunaltan sıcaklar( tabii ki by hava tahminim sadece İstanbul için:) benim burdan yansıyan
birde deniz güzelliği olmasa geçerim o ayları ama olgunlaşma ayları ..
tabiatın en verimli zamanı ..neyse ..
onun için şimdi direniyorum .. derken mayısın önemi sanrım orda başka birşeyde var
neyse . geçiyorum ..
********
…… ama dinle bak, duyuyor musun
dışarıda çember çeviren çocukların, kahkahaları doluyor odanın içine
beraber dinleyelim ister misin, koyayım hemen şimdi başımı dizlerine
kitapta yazılı ağır elleri yaşamın, çizmeden alnıma kuraklık resimlerini
nasır sarmadan topraklaşan yüreğim, alışmadan ölümler görmeye yani
okşa ellerinle terlemiş saçlarımı, anlıyor musun
yüreğim çatlamadan hadi, anlat bana kırkikindileri
anlat ne olursun ….
****************
Üstad sanırım yukarda hani cümelenin sonunda öye emenet bıraktığını
hani geçiyorum dediğim bölüm burda kısa bir aydınlık yapmış .. bir
göz kırpmış anlayana çok mesaj vermiş gibi geldi bana ..
üstad diye başladım ya bu bölüme ..
işte budur böyle bir ayarda böyle bir kıvamda anlatılır okuyucuya
aslında çok çok dikkatli okunuca şiirin o bölümünde belkide kitaplar dolusu anlatılan anlatılmak
istenen olay ve olaylar olduğunu düşünüyorum ..
ama her zaman ki o aklıcılıkla o güzel manevralarınla
bence çok güzel anlatmışsın kutluyorum ..
sanırım devamı da gelecek alt dizelere indikçe ..
burdan böldüm yorumu ekliyim dedim ama ..
olsun kısım kısım yürek dedi yazdık yaparız biz de ..
***************************************
……. bir korkulu rüya sanki, sen de görüyor musun
yuvarlanıyorum attığım her adım sonrası, kan içinde kalıyor dizlerim
senden biliyorum, tanımadan yalnızlıkları neden boşta kaldı ellerim
yoksa bir kibrit çakılır ağaçların köküne, alev sarar ormanları çığ gibi
ezber karanlığında pusuların, kör kurşunlar doldurur silahların rahmini
eyvah işte buydu korkularım, anlıyor musun
külüm soğumadan yak ateşimi, bırakma sakın ellerimi
bırakma ne olursun ….
*****
dediğim gibi sanırım onca kelimenin içinde gizli öznesini buldum neden bahsettiğini
ne demek istediğini kısmen anladım hüzünü bol acısı bol .. ama arkaya atıp yola devam etsende
içini acıtan bir gerçek .. gün yüzü gibi duruyor .. her ne yaparsak yapalım değişmezler içinde
değiştiremeyeceğimiz gerçeğimiz gibi ..
biraz ağır bir konuyu bu kadar ustalıkla işlemiş olman ..
neyse ..
sanırım bu bölümde kırkikindilere özlemin yada şiirine neden bu başlığı koyduğunu anlayabiliyorum
damar bir konu daldım mı damardan .. çok şey var hiç bişey söylenmemiş suskularda gizli
yada duyuramayacağın .. sesin kısılıncaya kadar bağırsanda kimselerin bu adam ne diyor
bir dinleyelim demeyeceği .. o ki yürek yakar ve kırkikindilere muhtaç ..
********
…… bu saatler tam ortasıdır aşkların, biliyor musun
ne güzel sarar anason kokusu gibi, sarhoşluğu günbatımlarından öte
ya da şafak kızılı duygular olup, yarınları kucaklayıp serivermek önüne
nasılsa gelecek kimse yoktur, muska gibi taşırken gizlimizde gidenleri
en iyisi canımın içi, biz gene dizelerimizde yaratalım bize gelecekleri
olmazsa düşmez hiçbir bereket, anlıyor musun
ama yok işte ikimizden başka birisi, şimdi sevişmek vakti
sevişelim ne olursun ….
*******************************************
Her ne kadar geçiş taksimi yapsan da ağlayan bir çocuğun gözleri var şiirin yüzünde
nasıl desem çocuk ağlamaları da kırkikindiler gibi değil mi .. için için ağlasalar
da hemen geçer
ama çocuk olayları unutmaz .. kimse ilgilenmez duymaz teselli etmezse ..
o gözyaşları susar bir süre
sonra .. yüzüne bakarsın hepsi vardır..gülmeye çalışsa da görürsün yüzünün perdesini
onun anasının eline sarılması gibi şairde canının içine sarılıyor belki tek güvendiği
belki tek umudu .. bu kadar üzüntü içinde tek sığınağı avunağı .
ne biliyim öyle birşey dedi yürek
çok bilmiş ne olacak desemde dedim ya o der ben yazarım ..
geçiş yaptıktan sonra ki anlatım çok hoştu .. gün batımı anason kokusu ..
umudun yeniden derlenip topanlası belki yere düşmek üzere iken arılmak yola devam etmek
senin deyiminle açık denizlere doğru .. gelecek ne getirecek kimse bilmiyor ki umutları
yükle sen dizeler konuşsun .. yeter ki umudun umudu bitmesin ..
ne güzel bak e diyor yüreğim ..
çıkmamış candan ümit kesilmez ..
sanırım tabiri cazise cuk oturdu bu bölüme .. bence de:)
*********************************************************
….. ıssızlıkta el sallıyor ağaç dalları, korkuyor musun
uzaklıkla değişmez yüklü bulutların yönü, sözlerini tutarsa takvimler
korkma boşa gitmedi anlattıkların, varsa eğer gelecektir kırkikindiler
bu toprağın yeşiline de konacak, med-cezir kuşlarının kanat sesleri
çember çeviren çocuklar müjdecisidir yarının, sen karartma hayalleri
yaşamak böyle bekleyerek bile güzel, anlıyor musun
zaman korsanı çalsa da tüm saatleri, sen yağdır kırkikindileri
sen yağdır, ne olursun ….
direniş takılıp gitmez göç katarlarının ardına, yaşadıklarımdan biliyorum
bak ne mevsimlerim geldi-geçti, ne eridim ne de soldum, umutla bekliyorum
***************************************************************
finale final sözlerinde ki vurgulara vuruşlara bayıldım budur dedim ..
teşekkürler .. okudukça okunası bir paylaşım ..
her zaman ki gibi tadında kıvamında ne anlatmasını nasıl anlatmasını bilen bir kalem
nasıl desem çok şey aldım yüreğime teşekkür Kaptan .
yine kıssadan hisselerimi aldım yürek heybeme sağolasın var olasın
kalemin yüreğin varolsun ..
Katan ya medcezir kuşları var mı sahi şimdi go dan bakıyım ..
birde kırkikindileri açıkçası duydum ama bilmiyordum ben pırnakıl açan çiçek diye biliyordum
grupda ilk okuduğumda çiçek diye giderken ne kötü ya sanırım senin başka bir şiirinde yada başka
şairimin ben yine okumuştum .. bu yüzden kıdım kendime cezalıyım araştırma yapmalıyım
kendi kendime ceza verdim işte..
konusu bölümüne sende eklemişsin ..
bizler burda bu şehirde cahil kalıyoruz oralarda olsaydık sanırım bilirdik
ama bu mazeret değil duydum .. hele çiçeği bununda şairin bunu bilmiyorum
diye rafa kaldırmassı abooooo aslında İçAnadoluda da diyorsun baba şehrimiz .
bakKonyada olsaydım ..Neden babam anlatmadı ki .. Oysa o kadar şey anlatmıştı köyü ile ilgili
yada anlattı bizim leyla zamanı ben duymadım .. şimdi ki gibi kulakları dikip böyle
bu nedir bu neden bahsediyor .. vs yoktu aslında nette olmanın güzelliğ de bu geçde olsa
öğreniyoruz .. öğrenmenin yaşı olmaz .. eh birde şanslıyız ki siz gibi bu işlerin pirleri
hocaları var .. yeniden yeniden birşeyler öğrendikçe ..
neyse ..
yüreğine emeğine sağlık ..
sevgili Cevat Kaptan . kutluyorum yüreğini emeğini bilgilerini şiire verdiğin
işçiliğini ..
Başarılı çalışmalarının devamı dileğimle ..
selam ve sevgiler o güzel yüreğe .
Böylesi eşsiz yüreğe ben bir selam dururum kırkikindi yağışlarında.kelamın bittiği andır bence.Saygılarımla.
bir korkulu rüya sanki, sen de görüyor musun
yuvarlanıyorum attığım her adım sonrası, kan içinde kalıyor dizlerim
senden biliyorum, tanımadan yalnızlıkları neden boşta kaldı ellerim
yoksa bir kibrit çakılır ağaçların köküne, alev sarar ormanları çığ gibi
ezber karanlığında pusuların, kör kurşunlar doldurur silahların rahmini
eyvah işte buydu korkularım, anlıyor musun
külüm soğumadan yak ateşimi, bırakma sakın ellerimi
bırakma ne olursun ….
Anlatımdaki olgunluk dizelere fevkalede yansıtılmış çok güzel bir eser kutlarım saygılarımla
Sayın Cevat Çeştepe,
Dizelerle hayallere dalarak kanatlandım umutla o yörelere...
Harika bir anlatım, harika yaşanmışlık öyküsü üstadım. Saygılarımla kutlarım. Saygım ve sevgimle sağlıklı kalın Kırkikindilerde.
Ruhi HATUNOĞLU
Bu şiir ile ilgili 85 tane yorum bulunmakta