Ülkemin gençliğinin şafağı çalınmış
Cinnet geçiren ideolojik yağmurlar tarafından
Nefret kazınmış derinliği olmayan dünyamıza
Yurdumun alnında toplanırken
Buram buram hicran
Zalimler at oynatmış geleceğimizin otlağında
Acının ve zulmün tarihi yazılmış
Elemi misafir etmek düşmüş
Çileyi kucaklamayı kader saymış milletime
Güneşi batırılmış sen ben kacgasının
Bedenleri buz kestirecek hoşgörüüzlüğüyle
Bir kaşık suda koparılan fırtınalar
Alıp götürmüş alınlarımızda doğacak
Günün aydınlık yanlarını
Sıtma nöbetleri tutturulur kimsesiz kuşlara
Çalınırken zaten fakiri olduğumuz baharlar
Gelenek oldu umut diye yudumladığımız
Her kısa dönemden sonra
Ağu katılması ekmeğimize aşımıza
Uzaklara düşürmesi gözlerimizi taşıyan idealleri
Sakinliği alınmış hayatımızın
Hangi gün ve hangi sun'i nöbetlerde
Kabararak yıkacağı belli olmayan seddelerinde
Bitmek bilmez bekleyişlerin pençesinde
Yüzüne ayın doğacağı günleri boşuna beklemekte
Özlüyorum coşmuş bir okyanusun
Gelip yıkamasını yaşadığımız ayrılıkların
Uzaklaştıran menzilini
Ve kırmasını çepeçevre etrafımızı kuşatan
Çilelerin zincirlerini.
Kayıt Tarihi : 10.6.2006 09:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (3)