Üzerine güneş doğmayan kentlerin sokaklarında el ele yürürken hüzünler bataklığına düşüyorum. Ufuk aydınlanmakta ve güneş yeni umutlara merhaba demeye hazırlanıyor. Ben hüzünlerimi gecenin zifirine bırakıyorum. Oysa suskunluğumun haykırışlarında hayat acımasızlığını yüzüme tokat gibi vuruyor.
Hayatın zalim hüzünlerinde çektiğim dertlerin tesellisini arıyorum. Başka bir kentin ayazında ezberlettiğin ayrılık sözlerini unutmaya çalıştıkça daha çok dilime dolanıyor. Ciğerimin yanmalarına gözyaşım eşlik ediyor içime aktıkça gidişinle yabancılaşan ruhum isyan ediyor. Medet umduğum yarınlar beklemelerde, zamanın en koyusunda yüreğimin pişmanlıklarına kadeh kaldırıyorum.
Derinlerden ağır ağır bir sancıyla gözyaşlarım göz pınarlarıma doğru yol alırken senin varlığını solumaya çalışıyorum. Kesik kesik nefesler boğazıma düğümleniyor ve ben sen hırıltıları ile boğuluyorum. Gözümün kapısına kadar gelip vedaya hazırlanan gözyaşımın ardından sadece bakıyorum. Nereye gittiğini sormama fırsat vermeden yanak yolundan inip ellerime doğru düşüyor. Yüreğimin eridiğini hissediyorum.
Kalbim her şeyin üzerine gölgesini seriyor. Başlangıcı belli olmayan, sonu belli olan hikayemi yaşıyorum, derin uykunun koynunda. Yürüdüğüm hayat yolunda nefesimi tıkayanın yolun sarplığından değil senin yokluğunun tıkanmalarını yaşıyorum.
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
güzel bir analiz olmuş ruhun yaşadağı mevsimlere dair önemli olan bahara çıkmak
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta