Ya bir şıvgın ya bir silsile
Usuldan usuldan gözden düsünce bahtiyar
Ya bir zümrütce sevda imiş o orman,
Veya eski trenlerin içinde geçen, kıyı köşelerde kalanların viranı
Ya bir dudağında alafla sönmüş kıvılcım közleyen suskun karanfil
Veya bir dur da beni vursun..!
Sende dur da beni vursun çekil ey sevgili
Cekil,
Gözü dönmüş zamanı zindan eden makinaların
Önünden uğursuzluğundan,
…dur..!
Okadar ezilmeleri tabiki de kaldırır benim seni ben kadar kiymetli bilipte
Sürgün sokaklarda koymayan yüreğim…Etme, dur..
Sultanım yar
Gökkusağına sinmiş türlü devran sessizliğidir şimdi ortağım
Bozulacaksa benim bağlarım bozulsun, varsın,
tüm bostanlarım karsıza versin son asmalarını
Bu çardak nider,
Neyler.? Ocaklarında sacı kahveler kaynatmayan cezvelerini
Neyler insanını yoklamayan koynun soguk kucaklarını
İğdesiz kavaksız kaldıkca bu humus
Yalnızlık vilayetimin kapı kolları azattaysa ve ahraz,
Kavrulur ki, kuru ayazlara kızgın kiyamet çöllere,
Otomobiller durmazsa durmasın bekledigimiz yollarda sevgili,
Sen dur yeter,
Omzum ne günedir?
Gezmezse gezmesin fikri başka sayfiyelerde bulanan bulutlarıma
Hasretim ki,
Ben ben de dolmuş da taşmış bile seninle yandıgım pınarlar
Ya bir yara,
Ya diyemezden türlü türlüsüne dert,
Senin yüreğin beni sarmış ya... Yağması tutarsa gözlerimin
Kimsin ve hangi güzlerin sürgünü
yoksa al solgunu gülmüsün..?
Ecel olsa gelse
Sorsa sırrını hangi yaramdasın..?
.........söylemem ki….
Seyfi Karaca…Subat / 09
Seyfi KaracaKayıt Tarihi : 22.10.2009 00:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)