Başım yıldızlarla çarpışır
Ayaklarım dağların doruklarındadır
Evrensel yaşamın kıyılarında,
Derin vadilerinde gezinir parmak uçlarım
Derinlere, yaşamın asli özüne iskandil eder ellerim
Mukadderatın çakıl taşlarıyla oynarım.
Binlerce kez cehennemlere gidip döndüm
Cennetin her köşesini tanırım,
Tanrıyla düşüp kalktığımdan.
Kanla su gibi oynar, dehşete şapka çıkarttırırım.
Aşinayım çoktan güzelliği yakalamanın tutkusuna
Dahası "uzak dur" diye yasaklanan her şeyin tümüne
İnsanoğlunun müthiş isyanına.
Benim adım gerçek’tir;
Ben evrenin ele geçirilmez tek esiriyim.
Kayıt Tarihi : 12.2.2013 18:11:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayat felsefesi olmayan, OTLAR MI?
Okumanın hazzını yaşamak, eserlerde kendini bulmak felsefesizlik mi, mantıksızlık mı?
Okuyan ve kendi düşüncelerini, bildiklerini, anladıklarını ve tecrübelerini paylaşan dostlar var olsunlar, sağ olsunlar.
Sözü olmayanlar da okusunlar, teşekkür etsinler.
Bu da bir erdemliliktir...
Sevgi ve saygı rüzgarları esenliğiniz olsun.
MY head knocks against the stars.
My feet are on the hilltops.
My finger-tips are in the valleys and shores of
universal life.
Down in the sounding foam of primal things I
reach my hands and play with pebbles of
destiny.
I have been to hell and back many times.
I know all about heaven, for I have talked with God.
I dabble in the blood and guts of the terrible.
I know the passionate seizure of beauty
And the marvelous rebellion of man at all signs
reading 'Keep Off.'
My name is Truth and I am the most elusive captive
in the universe.
***
Yanlışlık yoksa şiirin aslı yukarda.
Değerli Osman Tuğlu, şiiri “bizleştirmiş”, layıkıyla bizim şiir anlayışımıza uygun hale getirmişler.
Gerçekten de olağanüstü güzel olmuş.
Şiirdeki yapı kendine has, serbest şiir tarzında.
Günü şiiri halindeki çeviri de aslına uygun yapılmış bir çeviri.
İyi mi, kötü mü diye bakmıyorum.
Osman Bey, şiirin özünden, anlatmak istediği düşünceden hareketle dörtlükle halinde, uygun uyak düzeni ile ve “Sıtkı Baba olmak ve sünnet ehli olmak” gibi benzetmelerle tamamen bizim ruhumuza, damak zevkimize uygun biçimde pişirip, Paşabahçe porseleni içinde en güzel ve leziz haliyle bize sunmuşlar.
Osman Bey’i bu tür uyarlamalarında hep çok başarılı bulmuşumdur.
Zevkle ve hayranlıkla okutur kendini.
Emeği geçenlere içtenlikle teşekkürler.
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Dorukları dolaşır pabuçlarım
Vadileri yoklar parmak uçlarım
malesef telefon cekmez iken net
Geçmişe inerim derin mi derin
Çakıllarıyla oynarım kaderin
Cehenneme bir kez daha gönderin
giderim.. ne var.. canima minnet
Dipledik Rable Kevser şişesini
Gösterdi her yanı her köşesini
Gezdirdi bana bağı bahçesini
Komşu kapısıdır ruhuma Cennet
Kana batmışım, belaya belayım
Yasaklara isyana müptelayım
Hak yoldan dönersem namert olayım
Kanla imzalarim gecirsem cinnet
Dünyaya yüz bin kez geldim galiba
Bir Carl Sandburg oldum bir Sıtkı Baba
Sığmadı şu ruhum hiçbir kalıba
Adım hakikattir ehliyem sunnet..
seklinde.. uyaklara biraz daha riayet edilse idi.. mukemmeliyetin zirvesinde.. okuru.. nirvana doruklarina tasir.. ceviri olurmustu..
ama bu hali ile bile.. oldukca
guzel.. ceviri gibi ceviri olmus.. sayin Osman Tuglu beye tesekkur ederim.. bu guzel tercume icin.. hayirli geceler herkese..
Osman TUĞLU
Mesajı Sil
sok ustune sok/tur yasadigi
aydinliga çikardiginizda
gece kuslarinin
kuytudur bir diger isim ile barinagi
dér durur insanoglu insanligi severim insanligi
./insan diyen insan/ben..insanlik/Asigi
..
gel/de alninin ortasinda opme bilgelerin;
gurultusu degil bi basina'teyyarelerin'
havasini kirlettikleri de gerçek bir gerçektir
sevgisi ile insan insanliga ait tum degerlerin
./soyleyip soz-ozunu resm ettiklerinde bir bir..
TÜM YORUMLAR (20)