Yazık kalbime, yorgun, kırık, bedenimden sökülmüş
Ruhum parmak uçlarını kemiriyor çıkmak için sabırsızca
Yazık kuşa vurulmuş kanadından, bir yudumluktu ki zaten canı,
Yazık bana güzel günlerime, yitip tükenmiş beklemelerle
Yazık sana sevmelerine, yeminlerine
Uzattığın o yalan ele yazık…
Mevsimi değildi aşkın, biliyorum, hazanda sevilmez ki
Toprak toplarken ağaçların yapraklarını,
Tüm kuşlar göçetmişken, kim okur sevda şarkılarını,
Deniz mavisini kaybetmişken, griliklerde...
Bir koşuş sürer gider caddelerde, Kim? Nereye gider?
Farketmez ki benim için, yanımda olmayınca sen
Deniz şarkımızı söylemiş oturduğumuz kayalara, kime ne?
Yazdan arta kalan bir mangal dumanının kokusu, keskin
Bir gemi görmüş bizi,
Adı Mevsimler
Mevsimsiz aşkımıza inat.
Sura üflenmiş, dirilerle ölüler yer değiştirmiş
Oturup çay içtiğimiz sahilde, önüme koydum gözyaşlarımı
Baktım...Baktım... Anlamadım niye gittiğini,
Ben mi anlayamıyorum sevmek kelimesinin mahiyetini
Seni Seviyorum yazıldığı gibi mi okundu dilinde
Onüç harf, iki kelime
Ya benim için neydi?
Bilsen ne olur ki artık?
Kalbimin atışları, aldığım nefes, tenimdeki can...
Sen en büyük günahım, pişmaniyetsiz...Garip!
Aşkı tek kişilik yaşamak doruklarda artık kifayetsiz
Olmayınca yanımda ne anlamı var ki yüreğimdekinin
Sızlatan acılardan başka...
Yazık hazanımda tattığım yasak elmaya
Bir ısırık bile almadan…
Yazık...
Tarih:27/05/2006
Kime?
Ayten KarakaşKayıt Tarihi : 27.5.2006 22:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Turhan Toy
TÜM YORUMLAR (2)