Dolanır durursun kendi başına,
Kimse bakmaz olur gözün yaşına,
Her gün çok karışan olur işine,
Düşme yeter garibanı kim tanır.
Hep dalaşır durur at ile arpa,
Yolunu yokuşa sürerler sarpa,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Gariban kulları önce Rahim Rahman ve Kerim olan Rableri tanır, görür gözetir ve emrine sadık kulları olan imkan sahibi şuurlu müslümanlara zekatlarını, sadakalarını, bağışlarını, fitrelerini, fidyelerini, ianelerini, iaşelerini, kurbanlarını ve küllü infaklarını onlara vermeyi emrederek gözettirir, tanıttırır sevdirir, himaye ettirir vesselam. Ahirette ise cennetini zengin müslümanlardan 500 yıl önce onlara bahşederek bu dünyada sınav gereği olarak sıktığı o gariban kullarını sonsuza kadar mutluluklara gark eder. Bunca azim mükafat ve güzel akıbet için birazcık sıkıntı olsa ne olur Veysel bey?
Hayırlı çalışmalar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta