dudaklarındaki kana benzemez gözlerinden akan CAN,
titremesine gönül koymam
ama
yalanlarına acımam dişleri görünen aralıklarda...
bu hale nasıl geldin herkesten iyi bilirsin,
sakladığın çeyizler düşmüş eteklerinden...
günümün çoğunu sana ayırdım,
gecelerimde gözlerinindi,
açık bıraktığında anlamalıydım edeceğin ihaneti...
olsun varsın,
kötü niyetine alet edemedin beni,
kırmızı zamanlara varmadan topladım sepetimi...
yaşam yolumuzun ortasında değişik rüzgarlar alsın götürsün seni,
bir nebze bile esme yüzüme,
doğru olan yol sonuna kadar olandır...
sefalet zamanlarında dirsek inciterek
sevdayı AŞK'a döndürebilmektir marifet,
elmasların içinde parmağa sevgi takmak,
çocuğun oyuncağından bile kolaydır...
AŞK bu insana özgü bir kusurdur,
kusurdur yasağına yastık bırakmak el değmiş çarşaflara...
kıvrım kıvrım kıvrılasın gelir dizlerini içe çekerek,
yüreğine bir değse yangınlar cayır cayır yanarsın aslında,
belli ki yandın,
belki de yanacaksın,
yanıyor musun?
hayatımın binlerce şeklinden ben düz çizgiyi seçtim,
zamanı vardı tabi bu yola girene kadar,
hak ettiğimi,hak etmeyene vasıl edersen,
başına ne gelirse hak edersin sonunda...
böyle mutluluk uğramasın kapıma,
yüreğime de düşmesin dudağı kanayanlar,
kendi boyuma göre cümlelerim var kimse anlamaz,
kimse bilmez,
bazıları duyar da işine gelmez....
vazgeç gönül uğraşma anılmayacak adı olan kanlı papatyalarla,
önceden beyaz görünürler,
sonra bütün yapraklarını koparır sevgili dediklerin...
Aşk bu koparılır mı? BENİ SEVECEK DİYE,
sen kuşun kanatlarını kopardıktan sonra öttüğünü gördün mü hiç?
maneviyatın yanına kumbara konulmaz,
hiç samimi durmaz,
hassas terazilerin üzerine ne koysan değişir ağırlığı...
terazi değil ama hassas kalbim,
ağırlığa göre değişecek kadar şerefsiz değil duygularım...
sensiz kaldı diye şehirler yakacak değilim,
gözlerin olmadan da yaşlara avuç açabiliyorum,
kıskanmasın yıldızlar boşuna,
gündüz de parlayabiliyor yüreğimdeki minik fırtına...
ciğerinden yanma sen,
boynunda bükülmesin,
gözlerin yaşlanmasın yüreğin dururken,
sürünme yerlerde,
ümitlerin bol olsun,
girme yerin diplerine,
def olma,
yazıklar olmasın ne gerek var,
Allah canını almasın...
almasın ki tüm yazdıklarımı yaşayabil bu alemde...
''AŞK'ın en güzel tarifi,tarif edilemeyendir'' derler ya,
sana rastlamadan söylemiş o çok bilmişler...
tepeden tırnağa gelene kadar biriktirdim sevgimi,
her kestiğimde gider mi sandın duygularım ucundan,
gitmez,
AŞK'a bir tarif de ben veririm,
bin usta gelse şaşırır yolunu bulamadan...
sen de bulurum sanmışsın ama kaybolmuşsun sokağımda,
yürekten sevenlerin her zaman avuçlarında çizilidir adresim,
ellerin kirlenmişse önce gözlerini yıkamalısın...
geçmiş değildir girdaplar içinde olan,
gelecektir dolapların çevrildiğinde görülecek olan...
bütün çamaşırlar döküldü,
hadi topla da olmayan bavulunun olmayan ceplerinde sevda aramaya çık...
kalbim kuvvetlidir hafızam gibi,
her aşkı hatırlar
ama
bir AŞK'a kendini kurban eder...
kesilmek değildir sevgisine diz kırıp önünde eğilmek aşığın...
Kayıt Tarihi : 17.3.2018 22:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mustafa Kemal Erdoğan](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/03/17/kesilmek-degildir.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!