Kendinden Kaçan Ayna

Huban Asena Özkan
151

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Kendinden Kaçan Ayna

Eve döner insan hep
Ama dönecek bir evi yoksa,
Kendi gölgesinin etrafında döner,
Her adımda biraz daha silinerek.

Yüreğimdeki yara, bir kapı numarası taşıyor
Gözlerimdeki adreste solmuş mektuplar
*“Burada oturan yok,”* diyor postacı,
Geri dönüyor mektuplar
“Bu evde artık kimse oturmuyor,” diye fısıldıyor kapı zili.

Cebimde bir anahtarla dolanıyorum sokaklarda
Kilitsiz geceyi arıyorum, kilitli kapıların dilinde
Her kilit bir yalan, her anahtar, pişmanlık

Ben ise,
Elimdeki asma kilitle kendimi kandırıyorum.
Geceleri,
Kahkahalarımı kırık bir aynaya sakladım
Parçaları toplarken, elime batan camlar
“Mutluyum” diye yazdı
Acıyan yanlarımı bir makasla kesip
Gökyüzüne fırlattım
Rüzgâra sordun mu hiç, nereden geldiğini?
Biliyormusun
Evi olmayanlar gökyüzüne çizer adresini!

Aşk, bir depremdi
Yüreğimin haritasındaki çatlaklarda
Çatırdayan camlar, yıkılan balkonlar
Anılarıma sıkışan eski fotoğraflar
Sen gittiğinde,
Enkazın üstüne bir ev resmi çizdim:
Pencerelerinde ışık yanan,
Tavan arasında eski bir radyodan “dön!”* diye fısıldayan.

Bazen bir aynaya bakıyorum
İçinde ben değil,
Bir kadının gölgesi konuşuyor
Saçları yangın, yüreği buz, gözleri pus
Ayak izleri bir haritaya dönüşmüş
Ellerinde “yuva” yazılı bir kâğıt
“Nereye?” diye soruyorum, nerede yuva ?
Bu şehirde evler kiralık değil
Gölge gülüyor:
Ev dediğin, yüreğinde açtığın bir çadır
“Yuva, bir yalancının dilinde şekeri eriyen bir kelime

Bir otel odasında sayıyorum geçmişi
Duvardaki çatlak, her gece bir anıyı emiyor
İşte burada bir baba vardı, burada bir anne,
Burada ise
Çocukluğumun kayıp oyuncağı
Dolapta asılı ceketin cebinde bulduğum
paslı anahtar,
Hiçbir kilide uymuyor hiçbir kapıyı açmıyor artık

Yağmur yağdığında, şemsiyemi ters çevirip
İçine topluyorum damlaları
Belki biri, deniz olur da kayıp bir liman bulurum.
Ama yağmur bitince, şemsiyem bir saksıya dönüşüyor
İçinde boynu bükük bir kaktüs yetiştiriyorum
Dikenleri sevgi, susuzluğu özlem

Bir gün, yürüdüğüm yollar beni deniz kenarına çıkardı
Kumlara “yuva” yazdım, dalgalar sildi.
Bir martı, kanadımdaki kırığı gagaladı
Uçamazsın,”dedi,
Ama düşerken şarkı söyleyebilirsin

Başka bir gün,
Yollar beni terk edilmiş bir istasyona çıkardı
Raylara *“yuva”* yazdım, giden trenler ezdi.
Bir karga, omzuma kondu “Dön!” dedi,
“Ama nereye?
Dönecek bir evin yoksa, kendi küllerinde yan!

Artık biliyorum:
İnsan eve dönmez, eve dönüşür.
İnsan evsizse eğer, kendini yakar ısınmak için
Dumanı tüten bedenimden yükselen bu şarkı
Bir gün, bir kapı çalacak
Ve açtığımda, içinde kendimi bulacağım.

Şimdi ise,
Küllerimden bir şehir kuruyorum
Yetmezse gene yanacağım
Sokaklarında kaybolmuş, pencerelerinde ağlayan,
Kapılarında kendi sesimi “hoş geldin” diye çağıran

Huban Asena Özkan
Kayıt Tarihi : 16.2.2025 21:18:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!