Sevmek..!
………Sevgiler ucuz, sevgiler toz duman olmuş. Sevgi üşüyor soğukta. Kolay mı bir insana seni seviyorum diyebilmek? Dillere pelesenk olan..aşkım,sevgilim, sevdim.. gibi kelimeleri uluorta savurmak.. İçi boş, anlamı, anlamsızlık la eş değer tutulan. Bana iyi davranıyorsan, yakınsan, fedakarsan, iyi zaman geçirtiyorsan, bana, bana..! dediğin sözlerden sonra seversen beni üşürüm işte güneş ışınlarının en gösterişli anlarında bile.
………..Sevmek...neyi ne kadar paylaştığına bakmadan. Hangi gün ona bir omuz olabildim başını dayayacağı. Hangi gün gözyaşlarına dokundum parmak uçlarımla.. O gökyüzüne uzattığı merdivenin basamağı olabildim mi acaba. Yada o kendine sığamayıp bana taştığında.. ben de kendime sığamıyorum ama önceliğim şimdi sensin diyebildiğim mi..? Yoksa canım yanarken canıma tuz basanım mı?
………. Sevmek... Buradasın ama bakışların gönderdiğin yerde kalmış.. Gel hadi diyebilenim mi. Yokluğun da varlığım eksik. Aksin var kara zeminlerde bile. Yaydığım her ses, sesin olarak dönüyor bana… Ne olur kapatma gözlerini, mahrum etme kendinden bana bakarken kendini, diyebilenimiz belki de gerçekten sevdiklerimiz… Uzaklarda da olsan sesini duyamasam da kulaklarımda kalanı yeter. Çoğaldığımız anılarda yerleşmişsin bir kere. Hiçbir mengene ile değil kendiliğinden oradasın. Apansız aklıma düşersin gözlerimin önüne sığ sularda volta atan kıyı balığı gibi usulca görünüp kaybolan da olsan, var olduğunu bilmek yeter diyorsam, sevgim, sevgin yerinde korunmakta demektir
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.