Ben, kendi kendime özlem duyuyorum.
İstiyorum arayıp bulayım kendimi. Hasret bitsin. Ama, ne yaparsın ki, zaman bir türlü buna imkân tanımıyor. Zaman!
Bu gidişle beni bulacağıma da inanmıyorum. Ben nerdeyim? ! Ben, her gün yirmi dört saat çalışsa zamanın yelkovanında,
Zaman beni sımsıkı tutup döndürüyor çevresinde.
Ama, hiç kimse özlem duymuyor bana. Ben paramparça olmuş serpilip yayılmışım başkalarının isteğine! İsteklerden kopup tekrar bir araya gelmek için yelkovanlarla birlikte ayrılmalıyım saatin çerçevesinden, zamanın kıskacından.
Yükseklerde uçsam, atılsam, bir adım dışarı çıksam ben, benle görüşebilirim!
O zaman ben, benimle bir araya gelebilirim!
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta