Kendi Masalını Anlatan Şehir

Mehmet Hasret Karayel
1

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Kendi Masalını Anlatan Şehir

KENDİ MASALINI ANLATAN ŞEHİR

Bir masal anlatacağım sizlere,
İkibin yediyüzyıl önce yazılmaya başlanan.
İçinde binbir çeşit macera,
İçinde sonsuz sayıda hikaye,
Hikayelerin içinde ihanet,dram,aşk şiir
Ve daha neler,neler dinleyenlere...

Efendime söyleyeyim; masal şöyle başlamış:
Dünyamız bugünkü kadar küçük değilmiş.
İnsanlar ise yeni yerler keşfetmeye meraklı,
Başlamışlar güzel yerler aramaya,heyecanlı.

Ve görünce ‘ O ‘ yeri ‘Aradığımız cennet burası olmalı’ deyip,
Kurmuşlar kentlerini,gördüklerinden büyülenip.
Güzelliğinin ünü yayıldıkça kentin,
Kimi tek başına gelmiş,
Kimi ordularıyla,içinde arzusu fethin.

İnsanlar kavga ederlerken kendisi için,
Şehir büyümeye devam etmiş zamanın kollarında.
Büyüdükçe güzelleşmiş saraylarla,köşklerle.
Büyüdükçe bilge olmuş,bilginlerle,sanatçılarla.
Büyümüş, içinde yaşayanlar, milyon olmuş.
Büyümüş , Başkent olmuş...

Zaman akıp giderken bir nehir gibi,
Önce insanları kirlenmiş,
Bakışları yılan,dilleri zehir gibi
Ve kirletmeye başlamışlar bu güzel şehri,ihanetleriyle.
Yakıp yıkmaya başlamışlar aç gözlülükleriyle.

Ormanın derinliklerine saklanıp,
Kurtarıcısını bekleyen prenses gibi,
Beklemeye başlamış şehir,

Bilge ve güzel şehir bunları yaşarken
Güneşin doğduğu yerden atlılar girmiş ANADOLUYA.
Gelenler: ‘Biz ‘ demişler’bundan böyle bu toprakları yurt edineceğiz,
Saygımız olacak, hakka da haklıya da
Dediklerini de yapmışlar

Türkmüş ırkları.
İslammış dinleri.
Korkusuzmuş yürekleri.
Yeni yurtlarını camilerle,hanlarla,medreselerle
Daha nice güzelliklerle
Süslemişler emekle,özenle.
GÜNLERDEN BİR GÜN;

‘O şehri alacak ordu ne güzel ordudur,
O ordunun kumandanı ne güzel kumandandır.’ diyen son peygamberin müjdelediği
zaman gelince;

Adına Osmanlı denilen devletin kumandanı:
‘Hadi gidip alalım bu güzel şehri
Kurtaralım onu,düştüğü çamurdan.
Yeniden parıldasın bir pırlanta gibi’ demiş.
Ve almış ordularını.
Geçmiş, geçilmez denilen surların karşısına.
Gemilerini yürütmüş karadan,
Güllelerini uçurtmuş havadan,
Yardımcısı olmuş da Yaradan
Kimselerin yapamadığını yapmış O kumandan.

29 MAYIS 1453 imiş zaman;
Fatih Sultan Mehmet Hanmış kumandan
Ordu; Türk Ordusu
Asker; Türk Askeri; korkusuz,kahraman.
Haktan,haklıdan yana ordu,
Dikmiş sancağını; çürüyen bir imparatorluğun surlarına.
Sona ermiş karanlık bir çağ.
Ve aydınlanmaya başlamış zaman.
Eskinin güzelliklerine dokunmadan,
Yeni güzellikler inşa ettirmiş muzaffer kumandan
Adalet ve farklı olana saygı geri gelmiş korkmadan.

Kurtarıcılarına minnettar kalan şehir,
Adını değiştirmiş.
İSTANBUL olmuş.
Şeklini değiştirmiş,
CAMİ olmuş.
Ruhunu değiştirmiş
İSLAM olmuş.
Yine, yeniden başşehir olmuş.

Zaman denilen büyük değiştirici,durur mu birşeyler yapmadan.
Zayıflayıp yıkılınca Osmanlı
Düşman gelmiş dörtbir yandan
Sonra da;
Geldiği gibi gitmişler hiçbirşey başaramadan.
İSTANBULU SORACAK OLURSANIZ

Anadoluyu ebedi yurt yapan Türklerin
Son devleti Türkiye Cumhuriyeti’nin
Pırlantası olmaya devam etmiş.

Bugün de, aş bulmaya,bilgi bulmaya,sanatçı olmaya
Karar verenler, önce ya da sonra ama mutlaka
Onun sokaklarında dolaşırlar umutla.

Biraz, çok sevildiğinden,
Biraz ‘O’ na birşey olmaz denildiğinden
Yıpransa, yorgun görünsede bu şehir,
Yine güzel,yine mağrur ışıltısını saçmaya devam ediyor.
Yani anlıyacağınız
İSTANBUL KENDİ MASALINI YAZMAYA DEVAM EDİYOR.

Mehmet Hasret Karayel

Mehmet Hasret Karayel
Kayıt Tarihi : 12.12.2006 15:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
ÖNCEKİ ŞİİR
SONRAKİ ŞİİR
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Şadi Ünal
    Şadi Ünal

    İSTANBUL KENDİ MASALINI YAZMAYA DEVAM EDİYOR.

    Çok güzel bir anlatımdı...Kutluyorum.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Mehmet Hasret Karayel