Düşün gurubundaki, Kemalizm tartışmalarına yazdığım yazım.
Geç kaldım! Geç kaldım ama, gene de turu tamamlamak için devam edeceğim. Sizler heyecanla tartışırken, beni umutsuz bir vak’a gören biri, bütün marifetin bu elektronik beyinde olduğunu bilen biri, bu meretin nefesini kesti… İnat değil mi bu, ben kaldığım yerden devam edeceğim. Aletin nefesini kesen de şunu unutmasın, çocuklar kendisini ispat etmek için her şeyi yapar. Bende yaşlandıkça çocuklaşıyorum. Kendimi ispatlamak için galiba… inatla sürdürüyorum turu tamamlamayı…
Benim devre dışı kalışımdan sonra konu Kemalizm’e gelmiş… Bu konular tartışmakla bitmez biliyorum, ama tartışacağız, hayat bu süreç içinde yanlışları ayıklayacak, doğrular kalacak, her şey doğal akışı içinde devam edecek. Onun için, geçmişe ve doğal olaylarla
karşılaştırma yaparak görüşlerimi aktarmaya çalışacağım.
Suyun kaynama noktası yüz derecedir. Bunu suyun kaynama noktası olarak telaffuz etmemiz gayet doğal. Ama bu demek değildir ki, su yüz dereceye aniden gelmez, yüz dereceden önceki, bir dereceden 99 dereceye kadar olan harareti inkar etmek, fiziği bilmemek demektir.
Bir kadın 9 ay on gün sonra doğum yapar. Doğumda yardımcı olarak ebenin rolü büyüktür. Ama ebenin rolü büyüktür diye, hiç gebe olmayan birine, bu ebe doğum yaptırır diyebilir miyiz? Kadının karnında çocuk yoksa hangi ebe çocuk doğurtabilir?
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta