Her insan pazara iner ;kim işi bittiğinde satar ;
Kimi iş yaptırmak için alır…
Sorma…
Durgunluğumu, yorgunluğumu , sorma
Bahaneler üretmeyi sevmem,
Sorma,
Neden gülmediğimi, mutsuzluğumu , sorma,
İki adres var elimde
İki ayrı kağıt,
Ve iki yol.
Gitmek veya kalmak elimde,
Zihnimde güç
Zihnimde başarma duygusu,
Dokunuyorsun, hissediyorsun,
Seviyorsun, seviniyorsun,
Hatta korkuyorsun,
Uçuyorsun, düşüyorsun…
Ama gerçek değil…
Tüm duygular, tüm duyular var ama sahi değil…
Arkamdan saf demiş hayırsızın biri,
Doğru safım,
Çünkü en değerli madenlerde saflık aranır.
Fırtınalar çıktı anla,
Rüzgarlar homurtuları taşıyor,
Şimşekler mızrak,
Yağmurlar asit damlıyor,
Söylenecek sözlerin hepsi palavra,
Yutulacak hap kalmadı ,
Peki…
Senin verdiğin elemleri de kabul ediyorum…
Sensizliği kabul ettiğim gibi…
Çünkü senden gelen her şey değerlidir bana
Sen gibi…
Dört duvar arasında hapis bedenim,
Özgürlüğe dalar sürekli gözlerim,
Bağırsam duyulmaz buralardan dedim,
Sen uzakta olsan da seninledir yüreğim …
İster sev, ister sevme…
Ama sen yine de sev.
İster gel ,ister gelme….
Ama sen yine de gel .
Sonu gelmeyen avluda atılır volta,
Zehir gibi ciğere işler havanın ayazı,
Gel ! Bir Gör ..
Mutlulukları, tebessümleri bir sal…
Bırak! Meçhulde kalsın bu garibin mezarı …
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!