Yağmurun toprağı
Sarması gibi
İnsanın huzurda
Durması gibi
Takımda yıldızlar
Önüme koyduğun bunca güzellik,
Yetmedi sayarım çeker giderim!
Sen de aradığım bütün özellik,
Bitmedi sayarım çeker giderim!
Tur Dağı’na çıksam gürür mü Musa?
Çektiğim sevda elinden
Kurtuluşum yok dilinden
Buseler aldım gülünden,
Senin için yanıyorum!
Estim bahar yeli gibi
Dut yemiş bülbül gibi ne susarsın sen gönül,
Daha dün kapılarda gelir diye bekledim.
Sebebini sormadan kin kusarsın sen gönül,
Belki de kıymetimi bilir diye bekledim.
Firavunlar Mısır’da her gece içiyordu
Beni unuttu sanma, aklımda duruyorsun,
Her sabah ezanında seni bekler dururum!
İki sözün birisi kalbimden vuruyorsun,
Her güneş doğuşunda seni bekler dururum!
Belki de zaman geçer, gelirsin sanıyorum
“Ak elleri boğum boğum kınalı! ”
Kurşun yemiş gibi yürek yaralı
Yarim gidip gurbet ele varalı,
Bir sizi unutmam bir de sazımı!
Hak Yolu’na gider gelir erenler
Güvercinler karga gibi ötüyor,
Seslerini bilemedim Emmoğlu.
Dilimin ucunda tüyler bitiyor,
Doya doya yiyemedim Emmoğlu.
Meclisi sorarsan karıştı derler
Sakın yalan deme doğru var iken,
Doğru bükülürde kırılmaz derler!
Mevlam yardım eder sana yar iken,
Kafa yumruk ile yarılmaz derler!
Hak yerini bulur sonunda er geç
Öyle sözler ettim duyanlar ağlar,
Kendimle barışık sanmayın sakın!
Bize baş kaldırır o yüce dağlar,
Yalancı sözüne kanmayın sakın!
Mecnunun çöller de gözü kararmış
Tarihi yazanlar yanlış mı yazar?
Düşmanına kızan kuyu mu kazar?
Kötülere dünya olacak mezar,
Bu günü unutma dünü unutma.
Ben Tanrıyım! Diyen Firavun gitti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!