Pembe renkli akşamlar
Cıvıl cıvıl sokaklarda
Acısını çıkarıyorum
Yalnız akşamların.
Tek ampullü odamda
Bir uysal gecenin ortasında
Üstümüzde göz kırpan yıldızlar
Pırıl pırıldı samanyolu
Sıcaklığın dolduruken kollarımı.
Deniz en güzel şarkılarını mırıldanıyordu
Bazı akşam üstleri iki elim cebimde,
Kırık dökük yürürüm yol boyunca
Ezilmişlik çöker içime iyiden iyiye.
İnsanlar gelir geçer yanımdan
Gözlerinin içine bakarım, bakabildiğimce
Bodrum, bodrum
İnsan selinde boğuldun
Sende seninle değil
Sevdiğimle oldum.
Kimbilir bu yıl yine neler doldurdun
Deniz kıyısı benden bıktı, ben ondan bıkmadım
Tek düşünmediğim yer orası ölümü,
Çaresizliğe boş verebildiğim yer orası.
Martıların çığlığında, içimin çığlıklarını
Susturabildiğim yer yine orası.
İşte yine 'gideceğim' diyorsun
Bu kaçıncı firar?
Sana 'kal' derken biliyordum hep
Benden değil, kendinden idi kaçışın.
Ne ılık dudaklarını, ne de sıcacık bakışlarını
Nisan bin dokuz yüz seksen beş
Üstümde partal bir giysi
Teknenin kamarasında yatmış
Gözlerim tavana dikili.
Direklerin orkestrasını dinliyorum
Bu gün yine gayesizce yürüken
Duydum birden geçerken önünden
O küçük çam sanki bana sordu
Hani nerde o, yok mu?
Daldım birden geçmişin mutlu gününe
Torbanın dalgaları
Okşarken kıyıları
Denizin kucakladığı palmiyenin gölgesinde
Kadın mahcup,
Başını erkeğinin koluna yasladı.
En güzel sessizlik şarkısı o zaman başladı.
Özlerken geçmişteki güzelliğini
Bakıp da harabolmuş yapına
Ağlayışın mı gizli
Merdivenlerinin gıcırtısında.
Oysa biliyormusun ki ahşap otel
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!