17,11,2006/ 23,12
Geceleri, bazen hayalini kurduğum tatlı bir rüya bazen de bir kâbusla uyanıyordum uykularımdan. Bu noktaya gelirken aslında beynimin ve kalbimin kontrol edilemez bir güç tarafından yönlendirildiğini görebiliyor ama buna müdahale etmeye çalıştığım her noktada kendimi biraz daha olmaktan korktuğum yere yakın hissediyordum. Kaçış için attığım her adım aslında bir kaçış olmaktan çok bir yöneliş oluyordu bu çetrefilli duyguya. Burada yaşadığım duyguların mutluluk verdiğini saklamaya çalışmam aslında sadece kendime söylediğim bir yalandan başka bir şey değildi. Bazen istemeden de olsa kalbimdeki ince sızıyı hayallerimle karıştırdığımda ise içime dolan mutluluk dünyadan tamamen kopmama neden oluyordu. Ama bu hep iyi başlayan kısa süren ve acı bir titremeyle sona eren bir hayal dünyasından başka bir şey değildi.
Belki kabullenmesi zor ama gerçek olan birçok şey vardı bu hayal dünyasının en iç noktalarında ve her aklıma gelişinde bana başımı gövdemden ayırırcasına büyük acılar veriyordu. Bu acılar, her gece rüyalarıma gelerek beni yaşamın gerçekleri ile karşı karşıya bırakan kâbuslar olarak karşıma çıkıyordu. Ve bu yaşanılan duygu yoğunlunu kabullenilmesi zor gerçekleri anlayışla karşılayacak kim vardı ki çevremde. Hiç kimse…
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta