Birgün yavru kuş annesi olmadığında yuvada
Küçük kuşun aklı gelecek yemde anne gagasında
Duyunca ağaca tırmanan aç acımasız kedi sesini
Kesti cikciklerini tuttu korkuyla küçük minik nefesini...
Beklerken gelmesini sevinçle annesinin sesinin
..
Dişi kedim getirdi evin içerisine,
Ev kedilere açık girerler her yerine…
Evi bulan şanslıdır mamamız hiç eksilmez,
Suları da tertemiz rahatsız da edilmez…
Bizde aralarında yere uzanmışızdır,
..
Masama pek çıkmazdı, görgüsüz de değildi,
Uzanmış sandalyeden, hâli çok sevimliydi…
Merkel tekir bir kedi, çizgili açık renkli,
Leopara benziyor, oldukça terbiyeli…
Kahvaltı masam vardır, hazır vaziyettedir,
..
Aslanın eli kolu bağlıdır ne yapsın?
Kediye aslanı boğduruyor bu devir.
Bırakın şu aslanı da kıyamet kopsun,
Kediye aslanı boğduruyor bu devir.
Kuvvetli olmak istersen dayıya yaslan,
Gürbüz olmak için petek bal ile beslen.
..
Yoksa paran akla kara seçilmez,
Paralının havasından geçilmez,
Hüzün çöker buruk gönlüm açılmaz,
Yanar içim alev alev köz kalır.
Yoksa paran herkes döner tersini,
Kuvvetliler senden alır hırsını,
..
Duyguların sahte mi?
Yalan mıydı o sözler?
Peki bunca zamandır,
Niye baktı o gözler?
Söyle, sence aşk nedir?
Sevmeyip sevilmek mi?
..
Akşamın sayfiye elleri -açılıp kapanan
Yumak parmakları..
Kan yanağından damlayan, beş kilo bebeğin..
-Püfüren rüzgarın, tülleri getirişi …
Kapanan panjurlarda, kapılara açılan
... Gibi, sahile, gece, ay ışığında, durgun gölün
Taşıdığı sandalın, havayı
..
haber verin artık
bilinsin
gömdük direneni
üstüne gül
üstüne menevşe diktik
toprağı yosun kokuyordu
yüzünü görmedik
..
Seni;
soğuk bir günde,sokakta buldum...
Amaçsızca gezindiğim,sokakların birinde...
Islanmıştın,üşüyordun yorgundun...
Ellerime anca sığıyordu bedenin.
Yağmur yağıyordu,üstelik,karanlıktı sokaklar.
..
eveli bi kedi, usanmış bi sıçanın elinden
netti ettiyse, hakından gelememiş
bu sıçanın eve verdiği zıyan yüzünden
sahibinden kaş defa zılgıt yemiş
ne yakalanıyo,
ne kapana düşüyo
..
Bir yatak, bir kedi, bir ayna, bir de kalp... işte tüm sahip olduğum bu.
Benim hercai yaşamımın en makul tarifi bu.
Hadi kalbi bir kenra atalım senin dediğin gibi,
Aynayı boşver kırılır nasılsa, her cam gibi bir gün kazayla,
Yatak sa nedir üstünde yatamadıktan, huzurla uyuyamadıktan sonra,
E kedi iste bildiğin gibi yedi canlı,
Nasılsa bakar başının çaresine ne kaybedecekki? Ne kalp onun kalbi, ne de, Aynaya bakardı arasıra da olsa,
..
kıra gidemiyorum uzun zamandır
ama kırda buluyorum hep
kendimi yine de nasılsa
yüreğim kelebek oluyor
pır pır
pır pır…
..
1/:
Sevgili Serdar ağabey,
Ben mestan kedi,
Mahallenin sevgilisi yani...
1a/:
Yandaki boş arsada rastlayınca bana,
Ya da köşedeki çıkmaz sokakta...
..
Ey
benim gönlümün engin mahzeni
neye yarar yıllanmalar beyhudeyse şaraplar
Bir gün seni seller sular basacak
kalbimde heyecan ruhumda hüzün
ömrümün içinden şu geçtiğin gün
..
çocukluğumun deniz yurdunda
sarışın bir balıkçı Kerim vardı
yaz akşamları balıkçıların dönüşünü beklemek
biz çocuklar için bayramdı
balıkçı Kerim nedendir bilinmez
balık dönüşü önüne gelene söver
ama çocukları ve kedileri çok severdi
..
Ey, şair!
Hangi güç tetikledi de seni
sokuluverdin.
Sevgi diye,aşk diye
sarılıverdin, bilinmezliğe..
Aşk ki yarı memnundur
kendinden.....
..
Rengarenk toplarla oynamak isteyen
Sığınacak bir liman,
Onu uyutacak anne sütü gibi
IIık göğüsler arayan
Aslan kükremeli bir küçük kediydi o,
Sazan balıklarına bakar,
Cebinden palyaçolar çıkarmayı düşlerdi
..
Hayatta hiç bir insana değer vermeye gelmiyor.Özelliklede kadın milletine.Değer verirsin bir kadına.gider kendisine it kadar değer vermeyen insana.Görüyorumki insan kendisine değer verenleri tanımalı,bilmeli ve onların verdiği değere karşılık değer verebilme olgusunu kendisinde geliştirebilmelidir.Kendisine değer vermeyenede zerre değer vermemeli derim.Ama yürek bunu çoğu zaman es geçip konuyor kimi zaman çere çöpe.sonuçsa acı çekmek ruha kalıyor.Bedensel iç titremeler...Kadın kedi gibidir,erkekse köpek gibi demişler.Nedeniyse; kedi sadece sıcak bir evi ve o evde kendisini düşünür.Köpekse sahibini,ait olduğu kişi yada ortamı düşünür.Bazen aşk yada sevda her nederseniz diyin adına.insanı test vermek için yaratılmış diye düşünürüm.Sebebse insan acaba kendisine ne kadar değer verebiliyor,yada kendisinden bir sevgi uğruna ne kadar vazgeçebiliyor ihtimalinin sonucunu gözlemlemek için.Tabiki yaradan sonucu biliyor.Ama insan sonucu bilmediğinden bu yola giriyor.Elde ettiğiyse olumlu yada olumsuz tecrübe hanesine yazılıyor.Bilirsiniz; tecrübe ders alınmak için vardır.Ama insan ders almazsa aynı daireyi devamlı çizer,turlar.Kendi hayatınıda neticede çekilmez hale getirir.Oysaki hayatın pi sayısını öğrenmiş olsaydı; idrak edebilseydi o daireleri kolayca aşardı.Kendisini daireye vura vura ortaya çıkan şekilse yamuktur ki bu durumda insan hem kendisine hemde topluma bişi veremeden yamuk yapıp hayatını noktalar...
..
Sevda ne akmayı bilmiştir
Ne de olup bitene bakmayı
Deresi ırmak, ırmağı dere olmuştur
Günü kerahat bilmiş, dağ ardına düşerken
Daveti bilmez, artık kapı omuzlanmıştır
Mahremi haneye girilir
Gürültüsü kıvılcımla domuzlanmış olur
..