Geceye sığındım
Gündüz düşümde
İhanetinle yıkıldığım
Yirmi yaşımda
Yokluğun ve çaresizliğin hergün peşinde
Yoruldum koşmaktan
Görmüyormusun
Sus..
Sus artık ne olursun
Her sözün kurşun gibi
Yanlızım..
Tek başıma
Tıpkı duruşun gibi
Kıpırdıyorum
Kıpırdıyorsun
Gücüm yok
Hayır demeye
Tik tak'ların yalancı
Tıpkı vuruşun gibi
İsyan bu isyan
En kızılından
Ölümüne darağacı gibi pişman
Su sesine karışmış
Kadın sesi gibiyim
İnce naif ve kırılgan
Paranın sesi çok uzaklarda
Tıpkı yok oluşun gibi
Delirmiş...
Keçi boynuzu külahım
Kulaklarımın üstünde
Yabancıyım yağma yok
Yalancıyım düğme çok
Düğmeleri yağmalıyorum
Ölümüne gitmeden
Tıpkı kurtuluşun gibi
Kayıt Tarihi : 21.1.2007 16:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yokluk ve çaresizlik şairliğin en eski hikayesidir...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!