Kayıkçı Kavgasının Şerefi

Kayıkçı kavgası sürekli bir tarafa yontan sonuçsuz ve bıktırıcı münakaşa demektir.

Bu deyim İstanbul'da Eminönü- Karaköy arasında yolcu kapma kavgası yapan kayıkçıların münakaşaları sonucu dilimize yerleşmiştir.

Günümüzde ise sürekli kazanması, iktidarda kalması ve gizli her niyetini dayatması gereken tek yetki çıkarına tüm siyasetin doğrudan ve dolaylı Türk ulusunu aldatmak adına yaptıkları danışıklı dövüş siyasetin adı oldu kayıkçı kavgası.

Temsil yetkisi korumak ile sorumlu oldukları halde birliği, beraberliği ve bütünlüğü bozmak adına yaşanıyor ise bu durum bir kayıkçı kavgasıdır.

Irk ve mezhep temelli bölücülüğün art niyetinde federasyon ve toprak kaybı gibi bir gayret olduğu apaçık ortada iken bu siyasete seyirci kalan şahsi çıkarcı tayfa yaşanacak olan tüm yıkımın sorumlusu olarak bunun altında kalırlar.

Sömürgeci kuklacı oyuncağı olmuş üç beş kukladan mı ibaret Türk ulusu.

Neticesiz kalacak niyeti bozuk tüm ağız dalaşları!
Sadakaya alıştırılmışlar arasında zordur hak kavgası.

Meşrebi genişler çoğalttı dar gelirlileri ve dar bakışlı işbirlikçileri.

Sömürü kargaşasının algı operasyonları yapılıyordu halka ve hakka uşak ve uzak görüntülerle!

Her kafadan bir ses duyuluyor.

Asgari ücret pazarlığı kadar sürmedi yabancıya satılan üretim ve hizmet araçlarının, maden ruhsatı, mülk, vatandaşlık ve toprakların pazarlığı!

Torba yasadan geceleri çıkıyordu maden ruhsatı satışları.

Dizilerle uyuşturulanların dizlerini dövecekleri günleri yaklaştırıyordu her kayıkçı kavgası.

Markaların, mankenlerin, futbolcuların bilinen isimleri kadar ilgi görmüyordu ülkede dönen dolaplar.

İyi eğitim görmemiş usu ve duyuncu şahsi çıkar karşısında eğilmiş insanlar yüzünden geleceğimizin çalınması adına dün ile bugün arasında çıkarılmış kavganın adıydı kayıkçı kavgası.

Kötü yola düşmüş bir ziyniyetin kendine çeki düzen vermesi adına eleştiri alması en iyi dost olduğu halde bu dostluğu bile dışlayan tutumları yüzünden vatana, ulusa büyük zararlar vermeye devam ediyorlar.

Söz konusu memleket ve ulusun geleceği ise tüm siyaset iktidar, muhalefet ve siyasi kişilikler birer teferruat olarak muamele görürler.

Ya herkes benden yana olacak ya da benden yana olmayana yaşam hakkı yok gibi dayatmacı ve hukuksuz uygulamaların sonu bu zorbalığa tevessül edenler için hiç iyi sonuçlar doğurmayacak.

Dinci ve ırkçı bölücülüğü siyasete alet edenlerin pişkin halleri artık Türk ulusunun midesini bulandırır hale geldi.

Türk ulusunun çok gerisinde kalan siyaset anlayışı oyuncu değişikliği yapsada, yapmasa da bitmiştir.

Adalete olan güvenin sıfır olduğu bir toplumda hiçbir siyasesi anlayış bir düzen tutturamaz.

17-25 sürecinde toplum bizim hırsız olduğunuza inanmaz diyerek hileli sandık oyunları ile kendini aklayanlar suçun delili olmadan birilerini suçlu gibi gösterme algısını kimseye yutturamazlar. Önce delili ortaya çıkarıp sonra yargılamak gerekirdi. Gizli şahit yöntemi adaletin olmadığının ispatıdır.

Aynı yargı 2001 yılında kur vurgunu ile vurgun vurarak servetleri kadar servet çalan bizans sermayesine karşı aynı adaleti neden göstermedi?

Adalette çifte standart yıkımı getirdi. İstedikleri durum buydu.

CHP bugün siyaset aracılığıyla zenginleşen zihniyetlere teslim edilmiş olması çok mu doğru?

Bu durum yeni bir sivil darbenin yolunu açacak.

Kılıçdaroğlu CHP'nin başına gelir gelmez Cumhurbaşkanı ırkçı ve bölücü süreci sahiplenerek devletin tüm olacaklarını kullanarak CHP başında ki kullanışlı anlayışı aynı Ekmeleddin, Muharrem İnce ve kendi adaylığında olduğu gibi hizmet ettirecek.

Bu darbenin arkasında bizans sermayesi ve küresel soyguncu sermaye var.

Her mahallede bir milyoner ve çok partili siyasi anlayış emperyalizmin çıkarlarına ve kendi çıkarlarına uygun hukuksuz her yolu dayatıyorlar.

Bizans sermayesini koruma anlayışı samimi değildir.

Türk ulusunu bu kayıkçı kavgası anlayışını yok sayacaktır.

Onuru, erdemi ve ilkeli tutumu bilinçli terk etmek şerefsizliktir.

Şerefli olmak maddi zenginlik, makam ve şöhret ile ölçülemez.

Şerefli olmak doğruluk, dürüstlük, adalet ve gücün nasıl kullanıldığı ile ölçülür.

Şeref, erdem, yürekli bir sevgi ahlakı ile elde edilir.

Kurnaz çalımlar ile şeref elde edilemez.

Güç elden gittiğinde şerefinin kalmasını isteyenler güç ile şeref kazanmak yerine şerefi ile güç kazanır.

İnsanı yaşamda genelde art niyetli seçimleri şerefini iki paralık eder.

Şerefli insanlar taviz vermez. Taviz veren insanlar ise haysiyetten bahsedemez.

▪️Önder Karaçay ▪️