ŞİİR YAZMAK FOTOĞRAFA
“Neredesin ey uygarlık? ”
Kızılay…
Türk Kızılay’ı…
Her gün biraz daha büyüyor
İçimde sevgin.
Her gün biraz daha güzelleşiyor
Gözümde sen.
On dokuz ekim iki bin dokuz.
Habur sınır kapısında davullar,
zurnalar, halaylar,
ve demokratik açılım türküleri eşliğinde
otuz dört ipi kopuk,
özel yetkili dört savcıya ifade vererek,
Çaldılar,
neyi var neyi yok halkımın,
yıllardır doymadılar.
Emeğiydi çalınan halkımın,
alınteriydi.
Sonra, bütün doğal kaynaklarımızı…
Gökte ay yok
Yıldızlar aydınlatmıyor geceyi
Saat onikiyi çoktan geçti.
Cırcır böceklerinin
Ve tek tük geçen arabaların motor sesleri,
Gecenin bekaretini bozuyor sanki.
“Karamürsel/Ereğli beldesi balıkçılarına…”
Martıları takmış peşine,
dönüyor balıktan tekneler.
Motor sesiyle karışık martı çığlıklarıyla,
suları yara yara, yaklaştıkça kıyıya,
Sabahı başka, gündüzü bir başka,
gecesi bambaşka.
Yazı başka, kışı bir başka,
baharları bambaşka.
Doğuda Gölcük, batıda Karamürsel, karşıda Hereke,
küçük bir balıkçı beldesi burası, Ereğli adı.
Ne...’nin gizli projeleri,
ne de.....’in faşizmi,
solduramaz rengini gelinciklerin.
Kuşatmışken yedi düvel vatanı,
paylaşılmışken karış karış toprağım,
Ç ekip aldılar aramızdan
A ilesinden, sevenlerinden, canlarından...
T uncay Özkan soruyor, 'suçum ne? '
A tatürkçü olmak elbette!
L akin, korkarlar onu söylemeye.
Yine hazan mevsimi, yine hüzün…
Son enerjisiyle tutunmaya çalışırken dalına,
umutsuz aşklar gibi yorgun ve çeresiz, düşer yere.
Umudun yitmesi, yaşamın bitmesi…
Renkleri süs olacak,
damla damla akacak,
Kayhan Bey
dörtyol da bulundunuzmu.Ayni isim de benim bir orta okul arkadasim vardi.Onunu icin sordum Selamlar.