bir günaydın mesajı gibi kırıldı sabah
güneş, karla iş birliği yapıp beyazlattı her yeri
bir kuş ötmeye çalıştı
rüyadan uyanmak bir ceza değil
otomatik güncellemeydi sanki.
sokağa çıkınca gökyüzüne bakmıyorum artık
çünkü o da orada olmaktan utanıyor
bulutlar sıraya girmiş gibi
hepsi memur
hepsi gri.
bir kadının çantasından
portakal kabuğu düşüyor
yerdeki çöp
ben daha renkliyim diye bağırıyor
bir çocuk ağlıyor
bir adam gülüyor.
her şey bir şeyler hissediyor.
ben de hissediyorum
ama tanım koyamıyorum
sanki beynimin içinde uykulu bir sekreter
her gün 8 den 17 ye
hatırlamam gereken her şeyi
önemsiz klasörüne taşıyor
bir de üstüne para alıyor.
tabelalar artık yol göstermiyor
sadece kim olduğumu unutmamı istiyorlar
bir ara kendimi bir otobüs durağında unuttum
sırf beklemekle ilgili metafor yazmak için
ama kimse gelmedi
otobüs bile.
düşüncelerim var
ama hepsi sadece iç ses kalıyor
çünkü dışarısı fazla havasız
bir düşünce kaçmaya çalıştı geçen gün
güç bela yakaladım
ve babannemin ayaklı dikiş makinesine sakladım
o volan yok mu
hani, babannemin dilsiz metronomu
tutunmuş şimdi ona
arabacılık oynuyor.
bir kadın geçti yanımdan
ve mevsimi değiştirdi parfümüyle
sadece bir anlığına kardan yaz yaptık birlikte
ama sonra o kendi mevsimine döndü
beraber ısındık
yalnız üşüdük.
bir kafeye oturdum
karşımdaki sandalyeye hayalimi oturttum
sipariş vermedi
garson tek mi diye sordu
gülümsedim
çünkü artık yalnızlığın da bir menüsü vardı
ve ben her türünü zaten tatmıştım.
nihayet eve döndüğümde
kapının önünde tereddüt ettim
çünkü içeri girmek kendime yaklaşmaktı
yine de girdim, çünkü
dışarı hala soğuktu.
gece geldi
üstüme oturdu
sırtımı kaşıdı
sonra kulağıma fısıldadı
yarın da böyle olacakmış.
başımı yastığa koydum
uyumadım
ama rüyaya benzer bir yerde
kendimi yeniden tanıdım.
adı kimliksiz
yaşı bugün
durumu belirsiz.
Kayıt Tarihi : 3.4.2025 01:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Başarılar diliyorum.
TÜM YORUMLAR (1)