Yine sen...
Senle nefes verirken, o enfes kokunu unutsam da sensizliğe alışamadım daha...
Biraz daha bak gözlerimin içine. Üşüyorum.Şimdi dolunay var.Usul usul kışa yaklaşıyoruz. Kalbimin zerresinde can bulan hayalinin bile müthiş acı verdiğini biliyor muydun? Aslında her şey aynı. En son yürüdüğümüz kaldırımdan kimseyi geçirmiyorum. Ayağına takılan o koca çınarın taşların arasından fırlayan ince uzun kökü, yağmurdan kaçtığımız o telefon kulübesi... Hep yaptığımız gibi oturup banka cadde üstü insanları izliyorum. İnanır mısın sevgilim o insanlar bile aynı. Her şey yerli yerinde yemin ederim. İnanmalısın bana. Kalbime çekilen milin acısını hissetmelisin...
Yine sen...
Göz ucuyla kaçırdığım saçlarının uzunca yeşilleri gözlerimin. Arada bensizleşen ellerim sıkıcı. Olup bitene isim veremiyorum asla. Şimdi gidiyorsun. Allah kahretsin yazamıyo
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.