Karıma Şiiri - Yorumlar

Oktay Rifat
10 Haziran 1914 - 18 Nisan 1988
61

ŞİİR


93

TAKİPÇİ

Sofalar seninle serin
Odalar seninle ferah
Günüm neş'eyle uzun
Yatağında kalktığım sabah

Elmanın yarısı sen yarısı ben
Günümüz gecemiz evimiz barkımız bir

Tamamını Oku
  • Fikret Şahin
    Fikret Şahin 22.10.2009 - 19:51

    Arı bir dille yazılmış sade bir şiiri üstadın. Her ne kadar en iyi şiiri olmasa da ; şairin adını bize hatırlatması açısından iyi bir seçim diyeceğim.
    Yapılan yorumları okumak ,sanırım benim gibi,birçok üyenin de güncel alışkanlığı olmaya başlamış .
    Bireysel çekişmeler yerine, olumlu , yapıcı ve olgun olanlarını görmek sevindiriyor beni.
    Özellikle ,Sayın Bekar'ın bugünkü analizi için teşekkür ve tebriklerimi sunarım .

    Cevap Yaz
  • Ayşe Yarman Öztekin
    Ayşe Yarman Öztekin 22.10.2009 - 18:37

    Oktay Rıfat'ın bütün şiirlerini severek, etkilenerek defalarca okumaktan zevk duymuşumdur.
    Ruhu şad olsun!

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 22.10.2009 - 17:45

    Bu sayfa ve buraya yazanların asıl sorunu nedir, biliyor musunuz? Sorduğum için benim bildiğimi düşünmeyin. Ama sorduğuma göre benim bir teorim var:

    Buraya yazanların -ben dâhil olmak üzere- tamamı, kendimizi tatmin etmek için yazıyoruz. Aslında bir şiir okumak, bir şiiri analiz ederek, üzerinde tartışarak açılacak bir kapıdan gelmesi muhtemel bir ilham perisini bekliyor olmak falan yazdıklarımız ve yaptıklarımızın kaba rasyonalizasyonu için pazarladığımız ucuz senaryolardan ibaret.
    (İlhamın bir perisi vardır - yoktur beni hiç ilgilendirmez. O çok özel bir ruh hâli olarak tarif edilebilecek inkâr edilemez bir gerçekliktir.)

    Niye böyle?
    Çünkü ben genellikle eski günlere dönüp sonradan bir ekleme olmuş mu bakmaya dikkat ediyorum.

    Millet
    Camını çerçevesini indirmeden geçtiğimiz yer yok haberiniz olsun.

    Demek ki samimi değiliz.
    Değiliz, çünkü eleştirinin samimi olanı gocundurmaz kimseyi.

    Hepimiz kendi reklamımızın peşindeyiz.

    Hepimize duyurulur!

    (Tamam tamam... Bu satırlara burun bükerek bakan arkadaş... Sen de haklısın: Herkes, herkesi kendi gibi görür. Yani burada ben kendimi anlattım. Sizin hiç kusurunuz yok.)

    Cevap Yaz
  • Ali Rıza Atasoy
    Ali Rıza Atasoy 22.10.2009 - 17:04

    Bu şiirin altında herhangi birimizin imzası olsaydı; bu köşede bugün yazılacakları ve söylenebilecekleri hayal edebiliyorum.Ama imza yerinde bir ustanın ismi var ve yorumların büyük bölümü de ona göre şekillenmiş tabi.

    Her kim olursa olsun; sadece günün şiri köşesindeki şiiriyle bir şairi değerlendirmemek gerektiği, diğer eserlerine ve çalışmalarına da bakılmasının önemi yönündeki görüşümü tekrar ederken, Orhan Veli'nin en yakın iki arkadaşından birisi olan Oktay Rıfa'ı rahmetle anıyorum.

    BEN ORHAN VELİ

    'Yazık oldu Süleyman Efendiye'
    Mısra-i meşhurunun mübdii..
    Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
    Hususi hayatımı,
    Anlatayım:
    Evvela adamım, yani
    Sirk hayvanı falan değilim.
    Burnum var, kulağım var,
    Pek biçimli olmamakla beraber.
    Bir evde otururum,
    Bir işte çalışırım.
    Ne başımda bulut gezdiririm,
    Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
    Ne İngiliz kralı kadar
    Mütevaziyim,
    Ne de Celâl Bayar'ın
    Sabık ahır usağı gibi aristokrat.
    Ispanağı çok severim
    Puf böreğine hele
    Biterim
    Malda mülkte gözüm yoktur.
    Vallahi yoktur.
    Oktay Rıfat'la Melih Cevdet'tir
    En yakın arkadaşlarım.
    Bir de sevgilim vardır pek muteber;
    İsmini söyleyemem
    Edebiyat tarihçisi bulsun.
    Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
    Meşgul olmadığım ehemmiyetsiz
    Sadece üdeba arasındadır.
    Ne bileyim,
    Belki daha bin bir huyum vardır.
    Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya?
    Onlar da bunlara benzer.

    Orhan Veli Kanık

    Cevap Yaz
  • Nadir Sayin
    Nadir Sayin 22.10.2009 - 16:48

    Halkın onayını almış bir ‘usta’ şairin şiiri esasında halka yansıdığı an itibaren şiir kendisinin değil halkının olur. Kendim olsaydım “karıma’ yerine ‘eşim’ e ‘yârime’ ‘hayat arkadaşıma, ‘yoldaşıma’ derdim. Ayrıca iki mısrada arka arkaya ‘bir’ sözcüğünün kullanılması bana gereksiz gibi geldi. Evet, şiir bana bu algı ve hissi verdi. Şairimize saygı sunuyorum..

    Ve şimdi kendimce önemli gördüğüm bir konuya değinmek istiyorum.
    Sanıyorum, aşağıdaki hususa ilişkin son olacak şu açıklamayı, edebiyat ve buradaki konumumla yaptığım iletişimlerime taşıdığıma inandığım sorumluluğum nedeniyle yapıyorum.

    Önce kendi aynama bakıyorum. Birkaç ay öncesi daha başta olmasını kesinlikle etik dışı bulduğum, şiir ötesi şahsiyete varır zıtlaşmalar ve karşılıklı atışmalar sistemin içine girmeme, nerdeyse damak kaldı. Ne yazık ki evet burada bu durum adeta sistemin kendisi olmuş ve bizlerde onun piyonları.

    Ve buraya iyi, yapıcı katkı niyetlerle gelen genç, yetkin demeden aforoz ediliyor şairler. Hatta şiir şair ve edebiyat ötesi, ismi gereksiz birkaç arkadaşımla, kendim dahi bu sisteme dâhil olma zaafına kapıldım.
    İnisiyatif göstererek o arkadaşlarıma bir edebiyat adamına yakışır düzeye özenle özellerine yazdım. O tür zıtlaşmalara girmede kendi aynamı yansıttım, karşımdakinin de kendi aynasına bakmasını rica ettim..ve artık o tür sürtüşmelerde olmayacağımı ilettim.

    Özellikle dün daha körpe denebilecek dinamik bir gencimizin (Esra Canpolat) günün şiirinin (İyelik Eki) altına edebiyata ve bir genç dinamizm şevkinde edebiyat elçisi olamaya gayret eden kardeşimize, karşılıklı şiirleri ve edebiyat ötesi acımasız darbeyi vurduğunun dahi bilincine erişemezlerin kınanması yapabileceğim en son aşama… Gidin o kardeşimizin o günün şiiri altına ve okuyun… Bundan hepimizin utanması gerekir diye düşünüyorum.

    Kendi açımdan son olarak bu sisteme dâhil olma tehlikesinde ki düşeceğim sorumsuzluğuma hayır diyor ve herkesi sorumlu olmaya davet ediyorum. Karşılıklı zıtlaşma ve aforoz etmelerden hiç kimsenin şairliğinin yükselmeyeceği, daha yetkin şiir yazmaya ilham vermeyeceğine inanıyorum. Karşılılık zaafların savrularak diğerini alta alma girişimin kimseye daha yetkin şiir yazdıracağına, edebiyat adamı/kadını olunacağına zerre kadar katkısı olmayacağına inanıyorum.

    Şiir, şair ve edebiyat boyutlu objektif ve okuyucunun kendisine verilen duyumun yansıtılması herkse ve Edebiyata, şiire, genç kardeşlerimize katkısı olacağını, şahsi konum ve kavgaların en azından özelde yapılmasının kişinin sorumluluğu ar ve namus belirtisi olacağına inanıyorum.

    Her ne kadar bunu gerçekleştirmek Seçici Kurul ve Antolojiden önce bize bağlı olsa da, Seçici Kurul ve Antoloji yetkililerin en azından günün şiiri altına bu kıstası ve sorumluluğu yerine getirtilmesinde yeni bir arayışa girmesini ve bunun için tüm olumsuzluklara rağmen aramızda nasıl’a? ilişkin cevap ve katkı sunacak yeterli nitelik ve becerisi olan arkadaşlarımızın mutlaka varlığına inanıyorum..

    Bol şanslar..
    Saygılar.

    Cevap Yaz
  • Arap Naci
    Arap Naci 22.10.2009 - 15:37

    ELLERİ VAR ÖZGÜRLÜĞÜN

    1
    Köpürerek koşuyordu atlarımız
    Durgun denize doğru.


    2
    Bu uçuş, güvercindeki,
    Özgürlük sevinci mi ne!


    3
    Öpüşmek yasaktı, bilir misiniz,
    Düşünmek yasak,
    İşgücünü savunmak yasak!


    4
    Ürünü ayırmışlar ağacından,
    Tutturabildiğine,
    Satıyorlar pazarda;
    Emeğin dalları kırılmış, yerde.


    5
    Işık kör edicidir, diyorlar,
    Özgürlük patlayıcı.
    Lambamızı bozan da,
    Özgürlüğe kundak sokan da onlar.

    Uzandık mı patlasın istiyorlar,
    Yaktık mı tutuşalım.
    Mayın tarlaları var,
    Karanlıkta duruyor ekmekle su.


    6
    Elleri var özgürlüğün,
    Gözleri, ayakları;
    Silmek için kanlı teri,
    Bakmak için yarınlara,
    Eşitliğe doğru giden.


    7
    Ben kafes, sen sarmaşık;
    Dolan dolanabildiğin kadar!


    8
    Özgürlük sevgisi bu,
    İnsan kapılmaya görsün bir kez;
    Bir urba ki eskimez,
    Bir düş ki gerçekten daha doğru.


    9
    Yiğit sürücüleri tarihsel akışın,
    İşçiler, evren kovanının arıları;
    Bir kara somunun çevresinde döndükçe
    Dünyamıza özgürlük getiren kardeşler.
    O somunla doğrulur uykusundan akıl,
    Ağarır o somunla bitmeyen gecemiz;
    O güneşle bağımsızlığa erer kişi.


    10
    Bu umut özgür olmanın kapısı;
    Mutlu günlere insanca aralık.
    Bu sevinç mutlu günlerin ışığı;
    Vurur üstümüze usulca ürkek.

    Gel yurdumun insanı görün artık,
    Özgürlüğün kapısında dal gibi;
    Ardında gökyüzü kardeşçe mavi!

    Oktay Rıfat Horozcu

    Cevap Yaz
  • Arap Naci
    Arap Naci 22.10.2009 - 15:32

    HARÇ ÇEKEN İŞÇİLER

    Harcını çekiyorlardı yapının,
    kara bir don, belden yukarsı çıplak.
    Yıldızlarını çekiyorlardı evin omuzlarında,
    pencereden görünecek dallarını, komşunun yarısını,
    ağaçların arasında kaybolan yolunu,
    durulacak yerlerini çekiyorlardı, bütün o noktaları,
    aşkı, ki saklanırız çoğu kez sevişmek için,
    köşeleri çekiyorlardı, merdiven başını,
    mutfağın sofaya vuracak aydınlığını,
    bir kızın ölüşünü ansızın
    iki kapı arasında, yaz başlangıcı olabilir,
    saksılar olabilir, hasekiküpesi, cezayirmenekşeleri,
    yalnızlıkları çekiyorlardı, öpüşleri,
    karşı çıkışları, susmalara karışan böğürtleni,
    bir denizden uzaklara çıldırmanın sevincini,
    bükük beli, koltuktakini, sofada yürüyeni,
    kaynayan çaydanlığın mutfağa diktiği
    o kokulu ağacı, kabuklarını döktükçe büyüyen,
    semizotunu masada, maydanozu, domatesi,
    kaşığa uzanmayan eli ve lokmayı boğazda düğümlenen,
    doğacak oğlanı ölmeden önce
    bir nisan yağmurunda avucunda güneşle.
    Çay soğumasın, bu reçeli seversin sen,
    orasını çekiyorlardı işte, tam orasını,
    umutların ömrümüzden döküldüğü yeri
    ve ev yükseliyordu yavaş yavaş kaderine doğru.

    Onlarsa gün batmadan gidecekler.



    Oktay Rıfat Horozcu

    Cevap Yaz
  • Cahit Yanık
    Cahit Yanık 22.10.2009 - 12:17

    ŞAİRİMİZİN MEKANI CENNET OLSUN...

    ÇOK GÜZEL BİR SEÇİM OLMUŞ...

    ÇOK BEĞENDİM ....


    SAYGILARIMLA...

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Çelebi
    Hüseyin Çelebi 22.10.2009 - 11:44

    Saadet bir çimendir sulamak gerekir Allah iki alemde de saadet versin güzel şiir

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 22.10.2009 - 11:12

    Eşime
    Seviyorum seni canımsın,
    Sen benim,
    En zor imtihanımsın.

    8.9.09

    Allah'tan rahmet dilerim.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 27 tane yorum bulunmakta